Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İslam Hukuku

Ekrem Buğra Ekinci

En Beğenilen İslam Hukuku Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen İslam Hukuku sözleri ve alıntılarını, en beğenilen İslam Hukuku kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kocanın, karısına "istediğin yere git!" demesi kinayedir. Bu söz, boşanma niyetiyle söylemişse, boşanma gerçekleşir ; değilse gerçekleşmez.
Sayfa 167Kitabı okudu
Allah, bir kavme bereket murad ettiğinde, onların fakîhlerini çoğaltır ve câhillerini azaltır. Fakîh konuştuğu zaman yardımcılar bulur Câhil konuş tuğunda ise yalnız kalır.Bir kavme de şer dilediğinde câhillerini çoğaltır.
imam Süyûtî: el'Câmi*üs-SagîrKitabı okudu
Reklam
B-Siyasi Parti Kurma Hakkı
İslâm amme hukukunun esası, tek bir şahsın devlet idaresinde söz sahibi olmasıdır. Bu kimse halîfedir. Devlet idaresinde bu bir kişi karar merciidir. Ancak halîfe intihabından (seçiminden) evvel muhtelif siyasî gruplar teşekkül edip, halîfeliğe namzet gösterebilirler. Bu gruplar şer'î prensiplere aykırı hareket edemezler. Misal olarak
Şer'i Hükümlerin Beş Maksadı
İslâm hukukunun muhafazasını gaye edindiği beş menfaat (maslahat) vardır. Yani şer'î hükümler, bu beş maksaddan birinin tahakkuku için konulmuştur Bunlar, dinin, aklın, canın, malın ve neslin muhafazasıdır. Misal olarak, dinin muhafazası gayesinin tahakkuku için cihâd; canın muhafazası için kısas ve ta'zir cezaları; neslin muhafazası için nikâh meşru kılınmış; aklın muhafazası için şarap içmek ve malın muhafazası için de kumar ve hırsızlık yasaklanarak bunları cezalar getirilmiştir. İslâm hukukunun bütün hükümleri, bu beş gayeden birisini yerine getirmeye müteveccihdir (yönelmiştir). Müctehid hukukçular, hakkındı nass olmayan meselelerde ictihad ederken bu gayeleri gözettiği gibi; kendisine mahdud teşrî salâhiyeti (sınırlı yasama yetkisi) verilmiş olan hükümdar da İslâm hukukunun sükût ettiği sahalarda kâide koyarken bu çerçevede hareket etmek mecburiyetindedir. Nitekim "Raiyye, yani teba üzerine tasarruf maslahata menutdur" (Mecelle, m. 58).
İstihsan üç mezhebde de delil olup; Şâfi'î mezhebinde değildir. Hatta İmam Şafi'î bunu reddetmek için İslâm hukuk metodolojisine dair yazmış olduğu Risâle adlı kitabında uzun bir bahis kaleme almıştır. Buna rağmen, bilhassa sonraki Şafi'î hukukçularının istihsana çokça müracaat etmişlerdir. Bu da İmam Şâfi'î'nin keyfi maksadlarla yapılan ve istihsana benzeyen tatbikata muhalif olduğunu göstermektedir. İslâm hukukçuları, bilhassa Hanefiler istihsanı neredeyse kıyastan daha çok kullanmışlar ve buna doğrudan istihsan adını vermekten kaçınarak, yerine göre, "örf yoluyla istihsan", "zarûret yoluyla istihsan" veya "maslahat yoluyla istihsan" demeyi tercih etmişlerdir. Bu sebepledir ki, örf, maslahat, zarűret, sedd-i zerâyi', umumî belvå gibi deliller, Hanefî mezhebinde müstakil delil olmaktan ziyade, istihsan serlevhası altında hükümlere esas teşkil eder.
İhtiyaç halinde ödünç almak mübah ;muhtaç olana ödünç vermek mendubdur.
Sayfa 160Kitabı okudu
Reklam
Hukuki muamelelere asla zamana bağlanamaz. Mesela, "bu malı gelecek ayın başında şu kadar paraya sana sattım" şeklindeki bir akid sahih değildir.
Sayfa 163Kitabı okudu
Eski Şeriatler
Üçüncü bir kavle göre, eski şeriatlerin hükümlerinden, Kur'an ve sünnette haber verilip neshi sâbit bulunmayanlar, Hazret-i Muhammed'in şeriati hâline gelir. Hanefilerden Ebû Mensur, Kâdi Ebû Zeyd, Serahsî ve Pezdevî ile müteahhirîn ulemâsının tamamı böyle düşünmektedir. Hanefî mezhebindeki muhtar kavil de budur. Hazret-i
İslam Devleti Teokratik Mi?
İslâm devletini, teokratik devlet olarak vasıflandırmak da doğru değildir. İslâm devletinin başındaki kimse, her ne kadar ruhânî ve dünyevî iktidarı uhdesinde birleştirmiş bir pozisyonda ise de; Papa gibi masum olmadığı gibi, insanları dine alma veya dinden çıkarma, günahları afvetme, dinî emirler koyma, mevcut dinî hükümleri değiştirme ve kaldırma salâhiyetine sahip değildir. Avrupa'daki ruhban sınıfı mefhumu, İslâmiyet'e yabancıdır. Dinî âyinlerin mutlaka hükümdar veya muayyen şahıs tarafından idare edilmesi gibi bir şart yoktur. Teokratik devlet mefhumu Avrupa'da doğmuş ve inkişaf etmiştir. Bu sebeple İslâm hukuk ve siyaset müesseselerini, Avrupa hukuk ve siyaset tarihi literatürüne göre değerlendirip isimlendirmek doğru değildir. Teokratik devlete, Papalık'tan başka, bazı Alman piskoposluk şehirlerini, Tibet, Karadağ ve şimdiki İran'ı misal vermek mümkündür. İslâm amme hukukunda devletin dinî ve beşerî olmak üzere iki ciheti vardır. Seküler (dindışı/beşerî) cihet, devleti idare edenlerin din adamı olmasının icab etmediği ve icraatlarının elbette beşerî vasıfta olacağı mânâsına gelir. Dinî vasıf, kanunların ve idarecilerin icraatlarının İslâm hukukuna aykırı olmamasını ifade eder. Bir başka deyişle devlet dinî esaslara dayanmakla beraber, hükümdar ve vekillerinin icraatları sekülerdir. Bu da devletin şer'î karakterine halel getirmemektedir.
Şeriat
Şeriat (procede), Arapça'da insanı su kaynağına götüren yol, yani yol gösterici demektir. Istılähî olarak, insanların inanması, yapması ve kaçınması lazım gelen hususların tamamını ifade eder. Müslümanlığın mukaddes kitabı olan Kur'an-ı kerim' de bu kelime sık geçmekte ve bununla her milletin mensup olduğu peygambere indirilen hususî hükümler kasdedilmektedir. Nitekim bir âyet-i kerîmede meålen, "Allah, dinden hem Nuh'a tavsiye ettiğini, hem sana vahyettiğini, hem Ibrahim'e, Musa'ya ve Isa'ya tavsiye ettiğini, dini doğru tutup ayrılığa düşmeyesiniz diye sizin için şeriat yaptı" (Şûrâ: 13) şeklinde geçmektedir.
Reklam
"Eğer ehli kitap, size bir şey anlatacak olursa onu ne tasdik, ne de tekzib edin. Biz Allah'a ve peygamberlerine ve onlara indirilenlere inandık deyin. Eğer batıl bir şey ise tasvib etmeyin;doğru bir şeyse karşı çıkmayın." Buhari, tefsir-i süver-i bakara 11,Ebu Davud, Ahmed bin Hanbel
Hakkında men edici hüküm bulunmayan her şey serbesttir.
Başka Mezhebi Taklit
Hanefi mezhebine göre velîsiz olarak evlendiği bir kadını üç talâkla boşadıktan sonra, bu nikâhı zaten muteber saymayan Şafi'î mezhebini takliden tekrar aynı kadınla hulle yapmadan nikâhlanması muteberdir. Çünki artık ilk mezhebin hükümlerinin eseri devam etmemektedir.
187 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.