İslam Hukuku Ve Önceki Şeriatler
Ekrem Buğra Ekinciİslam Hukuku Ve Önceki Şeriatler Sözleri ve Alıntıları
İslam Hukuku Ve Önceki Şeriatler sözleri ve alıntılarını, İslam Hukuku Ve Önceki Şeriatler kitap alıntılarını, İslam Hukuku Ve Önceki Şeriatler en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslamiyet, kendisinden önce gönderilmiş bütün ilahi ve beşeri hukuk sistemlerinin üzerinde, hayatın her sahasını tanzim etmek üzere gönderilmiş kaideler bütünüdür.
Sayfa 35Kitabı okudu
Şeriat, Arapça'da insanı su kaynağına götüren yol, yani yol gösterici demektir. Istılâhî mânâsı ise insanların inanması, yapması ve kaçınması gereken hususların tamamıdır.
İslâm kaynakları Tevrat'ın tamamını tarih boyunca sadece Mûsâ, Hârûn, Yûşâ, Uzeyr ve Îsâ Peygamberlerin ezberlediğini söyler.
Nişancızade 1/272
Tevrat, Hazret-i Mûsâ'nın Tûr dağına üç gidişinden ikincisinde Evâmir-i Aşere (On Emir) ile beraber nâzil olmuştur. Hakikî Tevrat'ın kırk cüz kadar olduğu; her cüzde bin sûre, her sûrede bin âyet bulunduğu rivâyet edilir. Şimdi elde bulunan Tevratlarda bu kadar âyet bulunmamaktadır.
Kur'an-ı kerim'de geçen
"Vay kitabı kendi elleriyle yazıp da onu az bir paha, ücret ile satmak için Allah'ın kelâmıdır diyenlere! Vay ellerinin yazdıklarına! Vay kazandıklarına!" meâlindeki âyet (Bakara: 79),
Bugün elde bulunan İncillerin Hazret-i İsa'ya indirilen İncil'in aynısı olmadığı, bir başka deyişle tahrif edildiği istikametindeki inanca işâret etmektedir.
Devleti mukaddes gören 'insan devlet içindir' telâkkisi [anlayışı] İslâm hukukunda câri değildir. Kur'an-ı kerîm, insanı, Allah'ın halifesi olarak vasıflandırır.
(Bakara: 30)
Önceki Şeriatlerin Temel Kitaplarındaki Tahrifatların Dellilendirilmesi
Kitab-ı Mukaddes daha ziyade bir tarih/ mitoloji kitabına benzemektedir. Hz Musa'ya indirildiğine inanılan Tevrat'ta
Hz. Musa'nın vefatı ve defniyle ile alakalı ayetler bulunmaktadır.(Tesniye 34. Bab) Mukaddes kitap üzerinde yüzyıllardır yapılan tedkikler burada yer alan metinlerin orijinal birer metin olmadığı; insan elinden çıktığını göstermektedir. Nitekim elde bulunan en eski İbranîce Tevrat nüshası milattan sonra x. asıra aittir.Aynı şey İnciller içinde mevzu bahistir.Bir peygamberin sağlığında kendisine inzâl edilmiş olan mukaddes bir kitapta, bu peygamberin vefatı ve vefatından sonraki hadiseler anlatılıyorsa bu kitabın orijinal metin olmadığına kolayca hükmedilebilir.
Sayfa 246 - Arı Sanat YayınlarıKitabı okudu
Sehl ibni Tüsteri'nin ks şöyle dediği rivayet edilir:
"Eğer Mûsâ ve Îsâ aleyhimesselâmın ümmetlerinde, İmam Ebu Hanîfe gibi bir zât bulunsaydı, bunlar Yahudilige ve Hristiyanlığa dönmezdi"
İbn Abidin, 1/38.
Bâbil Kralı Buhtunnasr'ın Kudüs'ü işgali ve Yahudileri Bâbil'e sürmesinden (ME 587) sonra çıkan karışıklıkta Tevrat nüshalarının kaybolduğu tahmin edilmektedir. İslâm kaynakları bu muazzam kitabın o tarihte Uzeyr Peygamber'den başka kim senin ezberinde kalmadığını; hatta bu sebeple bazı Yahudiler tarafından 'Allah'ın oğlu' diye vasıflandırıldığını söyler. Zamanla Tevrat'ın birçok yerleri unutuldu ve değişikliğe uğradı. Sonradan Yahudi din adamları hatırlarında kalan âyetlerini yazarak, Tevrat isminde çeşitli risâleler meydana geldi.
Hukuk ilmince kanun, umumun menfaatine dair dâhili muamelelerde herkes için uyulması mecburî kâideler koymaya dair devletin hususî şekline göre tayin edilmiş üstün otoritenin resmi beyanıdır.
Sayfa 31 - Arı Sanat YayıneviKitabı okudu
İslâmiyet, kendisinden önce gönderilmiş bütün ilâhi ve beşerî hukuk sistemlerinin üzerinde, hayatın her sahasını tanzim etmek üzere gönderilmiş kâideler bütünüdür.
Hristiyan dünyasında, dünyevî sebeplerle öldürülen insan sayısı; müslümanların cihâd dediği harblerde ölenlerden kat kat fazladır.