Üss-i İslam

İslam İnanç Esasları

Filibeli Ahmed Hilmi

İslam İnanç Esasları Quotes

You can find İslam İnanç Esasları quotes, İslam İnanç Esasları book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Mütekamil idrakilere göre Cenabı Hak bizatihi sabittir ve mevcudiyeti delile muhtaç olmaktan mütealidir.
Allah'ı Bilmek.
Marifetin imkanı ancak idrakimizledir. Acaba idrakimiz mutlak ve sonsuza marifete muktedir midir? Bu suale hayır cevabı verenler çoktur. Onlara göre bilinmek bir sınırlılıktır. Cenab-ı Hak ise sınırsız ve mutlak olduğundan bilinemez, bu dava hakikat değil bir ifrattır. Bunun karşılığı da tamamen bilinir davasıdır ki her ikisi de batıldır. Mutlak tamamen bilinemez lakin bir suretle bilinir. Hatta O'na bir isim verilişi ve öteden beri mevcudiyetinin itiraf veya inkar suretiyle tasavvur edilişi O'nun bir surette marifetinin mümkün olduğuna delildir.
Reklam
Zatının kemalatı tam manasıyla kemal olduğundan beşer idrakinin tasavvur edebileceği kemal tasavvurularına benzemez. Vahid'dir, lakin bu vahdet, emsalinin arasından seçilebilir manasına gelmez. Ferd'dir, lakin ferdiyeti adetler manzumesinde çifte karşılık düşen ferdiyet değildir. Ehad'dir, zira birliği katî bir sadelik demek olup cüzlerin ceminden hasıl olan birlik değildir.
Şimdi, mükevvenata nazar eden her dide-i tetebbu, onun her zerresinde "hayrete şayan bir ahenk daha büyük bir kemalata doğru seyir ve devir kısacası tekamül ve terakki" görüyor (ya da görür). Dide-i tetebbu: etraflıca araştıran göz
Din, beşer fıtratında merkuz ve mübrim bir ihtiyacın karşılığıdır. Her insanda, birtakım esaslı hisler vardır ki dinî his bunların en nihai ve en âlîsidir. Merkuz: yaratılıştan gelen Mübrim: zorlayıcı
Maddi mükevvenatta şer müeddasını boş yere arıyor ve hiçbir şey bulamıyoruz. Maddi kainatta şer diye intizam ve ahenge aykırı; tekamül ve terakkiye karşı bir halet arasak bile yine bir şey bulamayız. Zira ahenk ve intizam hüküm sürer; tekamül ve terakki ise bir emr-i vakidir. müedda: anlam, kavram, mana
Reklam
Ne garip şey, düşüncenin üst tabakaları nurlara gark olduğu zamanlar en alçak tabakaları karanlıklar içindeydi. En alçak tabakalarının nurlanmaya başladığı şu zamanda ise en yüksek tabakalarını karanlıklar kaplamaya başladı.
Hayatın hakikati beşer idrakinin nihai tahlilinin haricinde kalacak bir harikadır.
Insan, vacibul-vücud olmadığından kendi mevcudiyetini bizatihi izah edemez ki tabiat kanunlarına mesnet ve nihai hakikat olabilsin.
34 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.