İslam öncesi dönemde farklı düşüncelere saygının getirdiği hoşgörü ile Mekkeliler oldukça kültürlü idiler. Özellikle Arap şiiri ve edebiyatı, aşırı ilerlemişti. Hatta bunun için yarışmalar düzenleniyor; dereceye giren şiirler, bir kağıda yazılarak Kabe'nin duvarına asılıyordu. Yarışmaya girmeden önce, bu şiirler, bir nevi kültür odaları olan mahallerde okunur, üzerinde değerlendirilmeler yapılır, edebiyat eleştirileri düzenlenirdi. İşte bu odalarda, aynı zamanda eski Arap tarihi anlatılır; özellikle çok seyahat eden Mekkeliler, gittikleri yerlerin tarihlerini anlatırlardı. Gerek Arapların, gerekse diğer milletlerin tarihlerinin öğretildiği bu sohbetlere, " (Geçmiş Arap Günleri) denirdi. Kitap yazarı bütün bu olumlu gerçekleri yazmasına rağmen, aklını Orta Çağ köleci erkek toplumun basit düşünce yapısı İslam'a ipotek ettiği için, bu kültür hazinesini oluşturan insanları sapıklıkla suçlamaktan da geri kalmıyor. Yoksul halkımızın gerçekleri öğrenmesi adına bizlerin bu tür kitapları okuyup gerçek yorumları yapmamız insanlık görevi olarak algılanmalıdır.