4 Cilt

İslama Davet Fıkhı

Mustafa Meşhur

İslama Davet Fıkhı Sözleri ve Alıntıları

İslama Davet Fıkhı sözleri ve alıntılarını, İslama Davet Fıkhı kitap alıntılarını, İslama Davet Fıkhı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mükafat
"Allah'tan olan hoşnutluk ise en büyüktür.İşte büyük kurtuluş ve mutluluk da budur."
"sonra takva üzerine kurulmuş olan müslüman aile, istenilen İslâm devletinin yapısında temel direktir."
Reklam
Nefis çocuk gibidir. Eğer onu serbest bırakırsan, süt emme iştahı daha da artar. Sütten kesiverdiğinde de, çabucak sütten kesilir. O halde nefsi, takatının sınırını aşmaksızın iyi ve salih amellerle meşgul etmek gerekir. Nitekim Yüce Allah bizi bu duaya yöneltiyor: "Rabbimiz! Gücümüzün üstündeki şeyleri bize yükleme." Bakara suresi 286
Şüphesiz biz insanız, hatalardan masum degiliz.Çalışmaya giren ve devam eden herkes, hata da yapabilir. Ancak çalışmayanlar oturup kalanlar hata yapmaz çünkü ortada hataya sebep olacak bir fiil ve eylem yoktur.
davet fıkhı
İslam devletini nefesinizde kurduğunuz Zaman, yeryüzünde de İslam devleti kurulur.
Sayfa 35 - hikmet
"vakit hayattır. vazifeler vakitlere sığmayacak kadar çoktur."
Reklam
Kalplerinizde İslam devletini kurun ki, topraklarınız üzerinde de kurulsun Hasan El Hudeybi
Davet yolu, bir hayli uzun ve meşakkatli olduğundan, davetçi yılmadan ve gevşemeden davet yolunda ilerleyebilmesi için gücünün üstündeki şeyleri nefesine yüklememelidir. Az ve fakat devamlı olan bir amel, sürekli olmayan çok amelden daha hayırlıdır. Nefsin takatı üstündekileri kendine yüklemek caiz olmadığı gibi, sorumlu olduğu görevlerini ihmal etmek de caiz değildir. Çünkü sorumluluklar çoktur. Davet görevi ise, gayretli ve kararlı erlere muhtaçtır.
...Nefsini terbiye etmek ve Allah yolunda itaate sevk etmek inancıyla ifrat derecesinde birtakım ibadet, taat ve sorumlulukları, takatinin üstünde olarak kendisine yüklemesidir. Çoğunlukla bu durum bu tutumun neticesinde, varmak istediği hedefe ulaşmaya güç yetiremez ve yolun yarısında kalır. Nihayet onun bu tutumu, farzları ve esas meseleleri ihmale kadar götürür. Kaldı ki nafileleri ve sünnetleri yapsın.
Şu bilinen bir hakikattir ki, İslam'a davet, ruhlara tevhid akidesini yerleştirmekle başlamıştır. Bu akide gücü, onları tereddütsüz olarak Allah'ın buyruklarını yerine getirmeleri için harekete geçirmiştir. Bizim şu hikmetli metodtan vazgeçmemiz söz konusu değildir. "Rabb'inin yoluna hikmetle ve güzel öğütle davet et. Onlarla en güzel şekilde mücadeleni yap." Nahl suresi 125
Reklam
Hastalıktan korunmak, onu tedavi etmekten daha kolaydır. Yüce Allah ne doğru söylemiş: "Bu, dosdoğru olan yoluma uyun. Sizi Allah yolundan ayrı düşürecek yollara uymayın. Allah bunları size sakınasınız diye buyurmaktadır." En'am suresi 153
"bugün için imam hasan el-bennâ hayatta yoktur ama o'nun çizdiği yol, o'nun davet metodu tüm canlılığıyla devam ediyor."
Birçok insanlar, yapmadıkları nice şeyleri söylerler. Ancak uygulama anında çok azı sebat ederler. Bu az insanların çoğunluğu da, cihadın ağır yükünü taşımaya, sürekli çalışmaya ve bu uğurdaki meşakkatlere katlanamazlar. Nihayet süzüle süzüle bir avuç kalan Mücahidler de, şayet Allah'ın yardımı kendilerine ulaşmazsa, yollarını kaybedip hedefe varamazlar. Şehid İmam El-Benna
Davet yolu, hiçbir zaman güllerle, çiçeklerle döşenmemiştir. Bu yol basit, kısa ve kolay değildir. Aksine uzun ve zordur. Zira o, Hakk ile batıl savaşıdır. Bunun için sabır ve zorlukları göğüslemek ister. Fedakarlık ve infak ister. Nihayet bu yolda canın feda edilmesini ister. Hemen olumlu sonuçları elde etmek için acelecilik yoktur, umutsuzluk yoktur gevşemek yoktur. Bizden istenen Allah yolunda çalışmaktır. Sonuç ise, Allah'ın dilediği zamanda ve takdir ettiği şekilde gerçekleşir.
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.