İslam'da Adalet Kavramı

Macid Hadduri

İslam'da Adalet Kavramı Sözleri ve Alıntıları

İslam'da Adalet Kavramı sözleri ve alıntılarını, İslam'da Adalet Kavramı kitap alıntılarını, İslam'da Adalet Kavramı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gazali, ilke olarak akla karşı olmamakla birlikte, dünyevi arzularını gizlemek için dini ahlaka övgüler yağdıran filozofları ikiyüzlülükle suçlamıştır. Şifreli suçlamalarının çoğu özellikle İbn Sina'yı hedef alır.
Sayfa 127 - Ekin
İbn Sina, kendi adelet anlayışına, üzerine Adil Kent'i bina ettiği bir sosyal mukaveleyi dayanak seçmiştir... ...söz konusu mukavele hükümdar ile mahiyeti ve tebaası arasındaki bir mukaveledir... ...İbn Sinaya göre şehrin dayanağını bir asli mukavelenin oluşturduğunu hatırlarsak, böyle bir kentin yalnızca erdemler kenti değil aynı zamanda bir Adalet beldesi olduğunu da görürüz.
Sayfa 122 - Ekin
Reklam
Gazali'ye göre dünyada mutluluk lafzen mutluluktur, gerçek değildir, gerçek ve ebedi mutluluk ancak kişinin kendisini Cennet'te, Allah'ın huzurunda bulduğunda tadabileceği bir duygudur.
Sayfa 162 - Ekin
İbn rüşd'e göre akıl,inanç konularındaki bütün sorulara cevap verebilecektir. Müslüman ilahiyatçılarca reddedilmesine rağmen akıl ile vahyi buluşturma çabası Latin düşünürleri arasında Averroist(ibn rüşdcü) adı ile anılan taraftarlar bulmuş, bu görüş zamanla söz sahibi olmaya başlamıştır.
Sayfa 139
Farabi'ye göre adalet insanın yaygınlaştırmaya çalıştığı erdemlerin en yücesidir ve siyasi düzenin üzerine bina olunduğu temeldir.
Sayfa 118 - Ekin
Eşari'ye göre adalet, Allah'ın iradesinin tecellisinden başka bir şey değildir; adil olanı ve gayri adil olanı yalnızca O bildiğinden, insana başka türlü gözükse de O'nun emrettiği şey adildir ve O'nun yasakladığı şey zulümdür. Yani hukukun cevaz verdiği ya da yasakladığı şey dışında insana bir hareketin adil mi yoksa zulüm mü olduğunu gösterecek bir ölçü yoktur.
Sayfa 129
Reklam
(İbn sina sosyal mukavele) ...O yasanın gayesi temeli adalet olan bir siyasi nizam kurmak, insanların gerek bu dünyada gerekse ahirette saadetini temin etmektir.
Sayfa 124 - Ekin
Farabi'ye göre rasyonel adalet, bir kemal mertebesidir. Ve yalnız bir Erdemler Kenti'nde elde olunabilir. Farabi'nin " Cehalet Kentleri" adını verdiği diğer şehirlerde mutluluk arayışı haz düşkünlüğüne, dünyevi meta sevgisine, güç ve debdebe merakına ve fetih hırsına dönüşmüştür, buralarda adaletin tahakkuku olanaksızdır.
Sayfa 120 - Ekin
Rabia el-Adeviye Allah'a olan aşkını anlatırken, insanoğluna duyduğu sevginin diliyle konuşur: " Ey Allah'ım! Bana bu dünyadan ne nasip edeceksen, onu düşmanlarına ver! Bana ahiret hayatında ne nasip edeceksen, onun dostlarına ver! Bana sen kafisin! Ey Allah'ım! Eğer cehennem korkusuyla sana kulluk edersem, beni cehennemde yak! Cennet umuduyla sana kulluk edersem, beni cennetten kov! Ama eğer senin hakkın için sana kulluk edersem, beni bitmez tükenmez güzelliğinden mahrum etme!"
Sayfa 103 - Ekin
Farabi, Eflatun ve Aristo'nun fikirlerini özetlemekle kalmamıştır. Akıl ve vahyin uyumu bazında geliştirdiği kendi adalet teorisini dile getirmiştir.
Sayfa 118 - Ekin
Reklam
Sufi olabilmek için, kişide herkesin sahip olamadığı bazı vasıfların bulunması gerekir; bunlar takva, halis niyet, fakr ve ahiret mükafatları dahil her türlü arzunun terk edilmesidir.
Sayfa 101 - Ekin
Adalet, Allah'ın yasasına uygun hareket etmek demektir. İmam şafii
Sayfa 181 - Ekin
Gazali aklı reddetmemekle hatta onu vahiy ile uyumlu bulmakla birlikte, vahye özel bir vurgulama ile yaklaşmaktaydı
Sayfa 138 - Ekin
Şerre meyyaliyeti Allah niye yaratmıştır, bunun yaratılması şerrin yaratılması demek değil midir? İbn Rüşd'e göre bu eğilimlerin yaratılması ilahi hikmetin bir tezahürüdür. Büyük tasavvurunun bir cüzü olarak Allah insanlara bazı kötülük eğilimi aşılamış olmakla birlikte, onlara birçok iyilik eğilimi de bahşolunmuştur; zira ekseyette ki bir hayır azınlıktaki bir şer ile yan yana bulunmasaydı, hayrın bilinmesi olanaksız olurdu.
Sayfa 130 - Ekin
Felsefi Adalet
Yunan felsefesinin tesiri altında kalan islam filozofları, adalet konusundaki münazaraya bu kez de, ilahi adalet için mesned teşkil edecek tarzda akla müracaat ile girdiler. Mutezililer aklı ilahi adalete ulaştırmakta bir yöntem olarak kullanmaya çalışmış; fakat başarısız kalmışlardı. Karşılaştıkları şiddetli tepki akla duyulan tepki olmaktan çok onların akla, vahyin fevkınde bir yer izafe ediyor intibaını bırakmalarıydı.
Sayfa 109 - Ekin
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.