İslam’da Evrimci Yaratılış Teorisi

Mehmet Bayrakdar

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Nazzâm ve Kümun Teorisi
Nazzâm: “Allah, insanları, dört ayaklı hayvanları ve diğerlerini, bitkileri ve madenleri, yani hepsini bir anda yarattı. Âdem'in yaratılışı evlatlarının yaratılışından önce olmadığı gibi, annelerin yaratılışı da çocuklarınınkinden önce olmadı. Böylece, Allah, öncelik ve sonralığın, onların yaratılışlarıyla değil, ancak içinde bulundukları mekanlardan zuhur edişlerine bağlı olacak şekilde, bazı şeyleri diğerleri içinde gizledi."
İbn Haldun- Yiyeceklerin Ahlaki Karakterlere Etkisi
Açlık veyahut az besin almak, kudreti dahilinde olanlar için, her bakımdan, çok yemeğe nispetle, vücudu ıslah etmek yönünden faydalıdır. Açlığın veyahut az yemenin eserleri, vücutlar da ve akılların saflığında ve kuvvetinde görülür.
Reklam
İhvânu's-Safa ve Sosyal-Psikolojik Evrim
İhvânu's-Safa'ya göre, Hz. Âdem'den Hz. Muhammed'e gelinceye kadar, Allah'ın insanlığa çeşitli peygamberler ve birçok din göndermesinin asıl sebebi, insanlığın, hem sosyal hem de psikolojik olarak evrimleşmesidir. İnsanlık, evrimleşerek belirli bir safhaya geldiğinde, Allah, insanlığın ulaştığı bu yeni safhaya uygun, yeni bir din göndermiştir.
Müslüman evrimcilerin fikirleri, bazı yönlerden Lamarckizm ve Darwinizmden daha bilimsel, daha sistematik ve daha tutarlı olduğu gibi bilimsel gözlemlerin yanında, Kur'an'ın tabiat ve insan tarihi ile ilgili ezeli gerçeklerine de dayandıkları için çok daha idealidir. Tabiat ve insanın menşei ve oluşumu hakkında Müslüman evrimcilerin vardıkları neticeler daha gerçekçidir.
M. BUCAİLLE
Ne zaman Arapça'yı öğrenip, Kur'an'ı kendi dilinden okuyabildim; işte o zaman, bazı ayetlerin net anlamlarını kavrayabildim ve şaşırtıcı bazı keşiflerde bulundum.
İbn Haldun-"Coğrafya kaderdir."
Yer yuvarlağının ortasında havası ve tabiati mutedil olan üç iklimde yaşayan kavimler, kılık, ahlak ve yaratılışlarında; iş, hareket ve bütün hal ve durumlarında itidal sahibi olup, bunlar geçinme, yaşayış, kaide ve nizamlarını koymak, barınaklar yapmak, yer yuvarlağının ortasında, mutedil üç iklimde hüner, sanat, ilim ve fenler vücuda getirmek suretiyle, yurtlarını bayındırlaştırmış olan, başkanlık ve devlet idaresi bu kavimlerin elinde olmuştur. Arap, Rum, Fars, Israiloğulları, Yunan, Sind, Hind ve Çinler gibi, bu iklimlerde yaşayan kavimler, her bakımdan diğerle rinden ayrılmış ve peygamberlerin bunların arasından seçilmiş ve hükümdarlık etmişler, devletler kurmuşlardır. Din ve şeriat sahibi olan bu kavimler akıl ve zekaları ile ilim, fen, ince, güzel ye yüksek sanat eserleri vücuda getirmişlerdir.
Sayfa 112Kitabı okudu
Reklam
İbn Haldun-Yiyeceklerin Ahlaki Karaktere Etkisi
Bil ki, bolluk ve genişliğin, tendeki hâl ve tesirleri ibadet ve zahitlikte de görülmektedir. Sahra veyahut şehir ahalisinden olup da, nefsini açlığa ve dünyanın lezzetlerinden uzaklaştırmaya alıştıranların, diyanete ve kendilerini ibadete vermek hususunda, genişlik ve bolluk içinde yaşayanlara nispetle, daha yüksek bir durumda oldukları ve ibadetlere daha ziyade dayandıkları görülmektedir. Diyanet ehlinden olup da et, katık, ekinler ve bitkilerden yapılan yemekleri çok yiyenlerin kalplerini sıkıntı basmış ve arkası kesilmeyen gafletler içinde bulundukları görülmüştür. Bundan dolayı kendilerini ibadete verenlerin çoğu sahra ahalisinden, az yiyen ve besinleri kıt olanlardır.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.