Bu kitapta Şuranın ancak özgürlük gölgesinde ve özgür bir ortamda başarılı olup istikrar bulacağını söyledim.
Evet, Şura ancak gönül, fikir ve ifade özgürlüğü çerçevesinde yeşerebilir. Hürriyetsiz, Şura ölü doğmuş siyasi bir projedir. Sağlam doğsa da sağlıklı olarak yaşama şansı yoktur. Sadece isimden, şekilden ve resimden ibaret kalan, istibdadın Şura postuna büründüğü bir durum olur.
Bütün bunlara ilaveten, İslam toplumlarında Şuranın hakikatini çalıştırmanın ehemmiyetine dokundum. Şuranın yeniden İslam milletlerine geri dönmesi için araç ve gereçlerin en önemlilerini anlattım. Medeni yöntemleri, milli kurumları çalıştırmak, liderlerin kutsallığını ve dokunulmazlığını kaldırmak; İslam Devlet biçiminin medeni ve sivil olduğunu, askeri olmadığını göstermek yanında, şu önemli noktaları da hatırlattım:
-Çağdaş medeni istilaları önlemek…
-Öğrenme özgürlüğünü ve ilmi araştırmaları sağlamak…
-Halkların isteklerini karşılamak…
-Toplumda ve dinde olması gereken yeniliklere cevap verebilmek…
-Şura kültürünü ailede ve okulda; dernek, vakıf, sendika ve üniversitelerde yaymak…
-Despotizm ile savaşmak…
gibi konuları bu kitapta işledim. Evet despotizm asla kendini İslam’a dayandıramaz. O yüzde yüz Şura hakikatine aykırıdır. Despotizmde bulunan nitelik ve davranışların hepsi, küçük-büyük her işte Şuranın düşmanıdır…
Ali Muhammed Sallabi
