İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler

Bahriye Üçok
Her gerçek peygamberin yaşadığı devirde onu taklit eden birkaç menfaat veya şöhret düşkününün de peygamberlik iddiasında bulunduğu bir gerçektir. Özellikle tektanrılı bir dinin iyice yerleşmiş bulunmadığı bölgelerde ortaya çıkan sahte peygamberler, cahil halk kitleleri içinde kendilerine taraftar bulmakta güçlük çekmemişlerdir. İslamiyetin yayılması ve yerleşmesi sırasında da Arabistan’ın çeşitli bölgelerinde ortaya çıkmış olan sahte peygamberler, İslamiyeti büyük güçlüklerle karşı karşıya bırakmıştır. Bahriye Üçok, bu kitapta hicri 7. ve 11. yıllar arasında peygamberliğini ilan edenlerin izlerini sürüyor. Bunlardan Esved, Tuleyha, Secâh ve Müseylime’yi Batılı oryantalistlerin ve İslam âlimlerinin eserlerinden de yaralanarak inceliyor. İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler, dönemin toplumsal, sosyal ve ekonomik koşullarını da göz önüne alarak sahte peygamberlerin İslam tarihindeki yerini inceleyen ilk eser olma özelliğini taşıyor. (Tanıtım Bülteninden)
Kitabın Konusu:
168 sayfa · İlk Yayın Tarihi: Şubat 1996
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

191 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İslam Peygamberin son yıllarında ve bilhassa vefatından sonra başlayan farklı kabilelere mensup « ben de peygamberim » diyen 4 kişi hakkında bilgiler ediniyorsunuz. Bu 4 kişiye değinmeden önce yazar İslamiyet’in çıkış sırasında Arap bölgesinin dini ve inanç durumunu açıklıyor. İslam’ın güçlenmesi, Arapların birleşmesi, başka yerlerin fethedilmesi birkaç kabilelin ayaklanmasına ve içlerinden « sahte peygamberler » çıkmasına sebep olmuştur. İslam ordusu bu ayaklanmalara ve kendini peygamber ilan edenlere karşı savaşmıştır.
İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler
İslamdan Dönenler ve Yalancı PeygamberlerBahriye Üçok · Cem Yayınevi · 1996118 okunma
191 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bahriye Üçok bu kitabında, islamiyetin ortaya çıkışında Arabistan Yarımadası ve çevresinin ekonomik, sosyal ve inanış bakımdan bir panoramasını verir. Ekonomik bakımdan uzakdoğu ile akdeniz arasındaki mübadelenin bölgesel aşiretler eliyle gerçekleştirildiği coğrafya üzerinde yaşayan bedevilerin esas olarak putperest ve her aşiretin kendi putu olmakla birlikte, çevredeki tek tanrılı -musevilik, isevilik ve mecusilik- dinlerin de etkisiyle bir üst tanrı inancına sahip olduklarını söyler ki, bu aile veya aşiret putlarına üst tanrıya ulaşmada birer şefaatçi rolü vermişlerdir.
İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler
İslamdan Dönenler ve Yalancı PeygamberlerBahriye Üçok · Cem Yayınevi · 1996118 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Bilimsel açıdan döneme ait kaynaklar yoğunlukta. Farklı bir bakışaçısıyla önemli meselelere değinen Bahriye Hoca’nın bu eseri için -tam olarak kitap bittiğinde- izlenimlerimi aktaracağım.
İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler
İslamdan Dönenler ve Yalancı PeygamberlerBahriye Üçok · Kırmızı Kedi Yayınları · 2019118 okunma
191 syf.
8/10 puan verdi
Bahriye Üçok vesilesi ile Ridde savaşları ve İslam tarihindeki 4 yalancı Peygamberi daha iyi öğremiş oldum. Hiçbiri Bahriye Hoca gibi anlatamamıştı bugüne kadar karşılaştığım Ridde Savaşları ve 4 Yalancı Peygamberi. Ridde yani dinden çıkma olaylarının detaylarını öğreneceğiniz önemli bir kaynak kitap. Bahriye Üçok okumanızı tavsiye ederim.
İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler
İslamdan Dönenler ve Yalancı PeygamberlerBahriye Üçok · Cem Yayınevi · 1996118 okunma
191 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bütün peygamberler yalancıdır.
İslam tarihi boyunca aydınlar bilim yapabilmek veya İslam'ı eleştirmek için İslamcı gibi davranmışlar veya İslam'ı günümüze uydurmaya çalışmışlardır. Yine de zındık, kafir, katli vaciptir damgası yemekten kurtulamamışlardır. Bunun yerine bu aydınlarımız İslami gerçekleri açık açık halkımıza anlatsalardı, şu anki geldiğimiz noktadan çok daha iyi bir konumda olurduk. Bahriye Üçok ''yalancı peygamberler'' yerine ''bütün peygamberler yalancıdır'' diyebilseydi. Aydınlanmaya çok daha fazla katkı verirdi. Aslında kendisine peygamber tanımını yakıştıran insanlarda yalan sanatını en iyi uygulayanlardır. Kendi çıkarları doğrultusunda tanrıyı kullanan ve kendisine peygamber denilen bu kişiler, tanrıdan emirler aldım. Ben onunla sizin aranızda aracıyım diyerek yoksul ve emeği ile geçinen insanların emeklerini talan etmişler ve ganimet adı altında el koymuşlardır. Kendi yaşantılarını yaşanabilir yaparken, yoksul halkı da, acı, kan, gözyaşı ve anaların feryatları ile baş başa bırakmışlardır. Bahriye Üçok'un söyleyemediğini biz söylüyoruz ve ''bütün peygamberler yalancıdır'' diyoruz.
İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler
İslamdan Dönenler ve Yalancı PeygamberlerBahriye Üçok · Cem Yayınevi · 1996118 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
İslamdan Dönen Topluluklar ve Yalancı Peygamberler Üzerine
Eser, peygamberin ölümü ile birlikte İslamiyet'i terk eden kabileler ve peygamber henüz hayatta iken dahi peygamberliğini ilan eden kişileri konu ediniyor. Dönemin siyasi ve toplumsal yapısına da kısaca değinilen eserde dört yalancı peygamber ve etkileri anlatılıyor. Bu dört yalancı peygamberden bazısı henüz Hz. Muhammet ölmeden peygamberliğini ilan ederken bazısı da onun ölümünü bir fırsat biliyor. Bahriye Üçok, Türk ilahiyat tarihindeki önemli isimlerdendir. Eser daha çok ders kitabı tadında da olsa döneme ait bilgilerinizi arttırmanız adına tavsiye ederim.
Bahriye Üçok
Bahriye Üçok
İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler
İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler
İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler
İslamdan Dönenler ve Yalancı PeygamberlerBahriye Üçok · Kırmızı Kedi Yayınları · 2019118 okunma
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Çok iyi bir çalışma. Bahriye Üçok Türkiye Cumhuriyeti'nin yetiştirmiş olduğu bir Bilge Türk Kadını'dır. Her Türk gencinin Bahriye Üçok'u okuyup anlamasını isterim.
İslamdan Dönenler ve Yalancı Peygamberler
İslamdan Dönenler ve Yalancı PeygamberlerBahriye Üçok · Kırmızı Kedi Yayınları · 2019118 okunma

Yazar Hakkında

Bahriye Üçok
Bahriye ÜçokYazar · 5 kitap
Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi, senatör, 1983-1987 yılları arasında Ordu milletvekili, 1986'dan sonra Sosyal demokrat Halkçı Parti üyesi ve Eylül 1990'da Sosyal demokrat Halkçı Parti parti meclis üyesi. Hamit Ataç'ın kızıdır. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Coşkun Üçok ile evlenmiş ve Kumru isminde bir kızı olmuştur. İlk ve ortaokulu Ordu'da okuyan Üçok, Kandilli Kız Lisesi'ni bitirdi. Yüksek öğrenimini Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Ortaçağ Türk-İslam Tarihi Bölümü'nden alırken, aynı zamanda Devlet Konservatuarı Opera Bölümü'ne de devam etti ve bu bölümü de bitirdi. Samsun ve Ankara'da on bir yıl süren lise öğretmenliğinden sonra,1953 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde öğretim üyesi oldu. Aynı zamanda bu fakültenin ilk kadın öğretim üyesidir. 1957 yılında doktor, 1964 yılında "İslam Devletlerinde Kadın Hükümdarlar" adlı çalışmasıyla da doçent olmuştur. Arapça ve Farsça'yı iyi derecede bilen Üçok, Kur'an-ı Kerim'e bağlı kalarak İslam dinini çağdaş, gerçekçi ve dinin özünde bulunan hoşgörüyle yorumladı. Bu nedenle 1960'lı yıllardan itibaren tehditler almaya başladı ve kendini güvende hissetmediği için akademik çalışmalarına ara vermek zorunda kaldı.[kaynak belirtilmeli]1971 yılında Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay tarafından kontenjandan senatör seçildi ve böylelikle aktif siyasi yaşama atılarak beş yıl boyunca Cumhuriyet Senatosu divan üyeliği yapmıştır. Siyasi tercihini CHP'den yana kullanan Üçok, 1977'de CHP'ye katıldı. 12 Eylül'den sonra açılan Halkçı Parti'nin 1983'de kurucu üyesi oldu. Daha sonra 1983 seçimlerinde de bu partiden Ordu milletvekili olarak TBMM'ye girdi. 1986'dan itibaren Sosyal demokrat Halkçı Parti üyesi oldu ve 1990Eylül'ünde bu partinin parti meclisi üyesi seçildi. Kasım 1988'da televizyonda yapılan bir açık oturumda, "İslam'da örtünmenin ve oruç tutmanın zorunlu olmadığı" iddialarına dayanan açıklamalarından sonra üzerine birçok tepki çekti ve tehditler almaya başladı. Üçok, 6 Ekim 1990 günü Ankara'nın Çankaya ilçesindeki Köroğlu Caddesi'nde bulunan evine, Ekspres Kargo tarafından ulaştırılan ve gönderici olarak İlmi Araştırmalar Vakfı'nın göründüğü kitap paketini saat 16.30'da aldı. Bomba olabileceği şüphesiyle paketi kapısının önünde açmaya çalışırken, paketin içine yerleştirilmiş olan bomba patladı. Ağır yaralı olarak Hacettepe Tıp Fakültesi Acil Servisi'ne kaldırılan Üçok, saat 20:00 sularında burada yaşamını yitirdi. Cenazesi 9 Ekim günü Maltepe Camii'nden kaldırılmış ve Karşıyaka Mezarlığı'na defnedilmiştir. Cinayeti İslami Hareket adlı örgüt üstlendi. Ertesi gün Cumhuriyet Gazetesi'ndeki haberde, olay şöyle aktarılmıştı: Muammer Aksoy, Çetin Emeç, Turan Dursun'dan sonra türbana karşı tavrı ve laikliği savunmasıyla tanınan SHP Parti Meclisi Üyesi Bahriye Üçok da suikast sonucu öldürüldü. İstanbul'dan Ankara Çankaya'daki evine özel bir kargo şirketiyle yollanan kitap paketini açan Üçok, içindeki bombanın patlaması sonucu ağır yaralandı. İki kolu ve bir bacağı kopan Üçok kaldırıldığı hastanede ameliyata alınamadan öldü. Cinayeti İslami Hareket adlı örgüt üstlendi. Cumhuriyet Gazetesini telefonla arayarak İslami Hareket Örgütü adına konuştuğunu bildiren bir kişi Üçok'u 'tesettür konusundaki düşünceleri yüzünden' cezalandırdıklarını söyledi. Aynı kişi 'İslam'a sınır koyanları öldürmeyi borç bildiklerini' belirtti. -Cumhuriyet Gazetesi, 7 Ekim 1990. Bombalı paketi kabul eden 'kargocu kız' olarak da tanınan Gülay Calap, uzun süre ortadan kayboldu. 16 Ocak 1994 tarihinde İzmir'de PKK'nın yan kuruluşu olarak sayılan Devrimci Halk Partisi'nin İzmir sorumlusu olarak gözaltına alındı. SHP Parti Meclisi üyesi olan Doç. Dr. Bahriye Üçok, katledildiği sırada SHP için bir laiklik raporu hazırlamaktaydı. Üçok, katıldığı toplantılarda sık sık laiklik, kadın hakları ve irtica tehlikesi üzerinde durmuş ve "laikliğin savunucusu ilahiyatçı" olarak tanınmıştır. Fransızca, Arapça ve Farsça bilen Üçok, "İslam'dan Dönenler", "Yalancı Peygamberler" ve "İslam Devletlerinde Kadın Hükümdarlar" adlı üç kitap yayımlamıştır. Ölümünün ardından adı, İzmir'de önemli bir meydan, bir bulvar ve bir mahalleye Artvin, Edirne, Kocaeli / Degirmendere ve Ankara'da da birer caddeye, İstanbul Kadıköy Belediyesi tarafından da bir çocuk yuvasına verilmiştir.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.