Mülk Allah'ındır Lehul Mülk

İslamiyet ve Sosyalizm

Roger Garaudy
Türkiye'de İslam, namazın kendisine dönüştürülmüştür. İslam'ın bir parçası olan namaz, dinin kendisi olmuş durumda. Şekillerin özü gölgede bırakması ile birlikte ortaya çıkan dinsel anlatıların tümünde "tevhid" sosyal ve siyasal hayattan çıkartılmış bir itikadi kavrama dönüşmüştür.
Büyük Ispanyol yazanı Blasco Ibanez, "Katedralin Gölgesinde" adlı kitabında (sayfa 201-204) kendi ülkesi için şunları söylüyor: "Ispanya'da yeniden doğuş, barbar sürüleriyle kuzeyden gelmedi, güneyden, Islâm fatihleriyle birliktc geldi.. Bu bir fetihden çok uygarlaştırıcı bir seferdir.. Bu genç, sağlam,uyanık ve hayret verici bir hızla ileriye doğru iten, doğar doğmaz zaferlere ulaşan kültür o yoldan bize ulaştı. Peygamberin dinsel șevki ile yaratılan bu uygarlık, Yahudiliğin en iyi taraflarını ve Bizans bilimini benimsemışti ve üstelik büyük Hindu göreneklerini de özünde taşıyordu. Ayrica, Iran'dan ve esrar-ı Çin'den de çok şey ödünç almıştı. Bu Dariuslarn Xserses'lerin özgürlüğünü savunan Yunanistan'a saldırsı gibi, Doğunun Avrupa'ya akını değildi. Bu giriş, Avrupa'nın öbür ucundan, İspanya'dan, din adına hükmeden kralların ve halk düşmanı papazların esiri olan Ispanya'dan bir girişti; ve lspanya istilacıları bağnına basıyordu. "Müslümanlar, kendilerinden yedi yüzylda geri almabilen bu ülkeyi iki yıl içinde fethettiler. Bu, silâh gücüne dayanan bir fetih değildi. Bu, güçlü köklerini her yönde iten yeni bir toplumdu. Uluslarn gerçck yüceliğinin temel taşı olan vicdan Özgürlüğü ilkesi Arap fatihler için en değerli varlıktı. Yönettikleri kentlerde Hirıstiyanın Kilisesini de Yahudinin Havrasını da kabul ediyorlardı.
Reklam
İSLÂMİYET İNSANLIĞA NE GETİRDİ?
Bugün sosyalizmi kurmakta olan özgür bir Cezayir'de, Müs­lüman kültürünün çağımızın hümanizmasına katkısı "sorunu, yalnızca şanlı bir geçmişin inkarına karşı isyan ola­rak değil, daha geniş anlamda kültürünüzün ve halkımızın.çağımızın hümanizmasına.yani sosyalist hümanizmaya doğrudan doğruya katkısı alanında bir araştırma olarak ele
Sayfa 19 - Rebeze Kitaplığı, Timaş Yay., Pınar Yay.,
“İbn Rüşd'e göre, din pek gelişmemiş zihinler için sembol, imaj ve efsane yoluyla, Felsefenin kavramlarla bulduğu ve ispat ettiği gerçekleri ifade eder. Din ve felsefe, konusu bakımından ayrılmaz ve gerçeği farklı seviyelerde ve farklı metodlarla açıklarlar.”
İlk milli mücadeleler, vatan adına verilmeden önce Allah adına yapılmıştır.
Marksizmin insanı ekonomik bir aygıta, ya da tüm doğaya hükmeden bir olguya (yetkin insan) dönüştürmesi, ya da dönüştürdüğünü düşünmemizin yanı sıra İslam, insanın karınca ile eşit olduğunu haykıran tavrı ile, eşitliğin kamusallaşmasını sağlamaktadır.
Reklam
“Marksizm insanı devlete karşı esir eder. Kapitalizm sermayeye karşı. İslâm ise insana, onurunu iade eder..."
“İlk milli mücadeleler, vatan adına verilmeden önce Allah adına yapılmıştır.”
“İslamlığın yasak ettiği şey resim değil, puttur. İslamlık konudan çok, sanatın stilini tayin eder.”
“Marksizmin insanı ekonomik bir aygıta, ya da tüm doğaya hükmeden bir olguya (yetkin insan) dönüştürmesi, ya da dönüştürdüğünü düşünmemizin yanı sıra İslam, insanın karınca ile eşit olduğunu haykıran tavrı ile, eşitliğin kamusallaşmasını sağlamaktadır.”
Reklam
“Avrupa’nın coğrafya hocası Fas’ta 1100 yılında doğan İdrisi’dir. İdrisi’nin haritaları dünyayı küre olarak gösterir.”
“Sosyalizm, kaynağını yalnız Batı kültürlerinden almaz. Sadece Alman klasik felsefesine, İngiliz ekonomi politiğin, ütopik Fransız sosyalizmine, Yunan akılcılığına ve Rönesans teknikçiliğine dayanan bir sosyalizm, bölgesel kalmış olacaktır. Sosyalizm, Doğu ülkelerinin katkılarıyla zenginleşerek ve gerçek bir hümanizma haline gelecektir.”
“O kadar kendimizi unuttuk, kendi kültürümüzden o kadar koptuk ki, Doğu’nun Montesquieu’sü olan bir İbn Haldun, Batınınkilerden binlerce kat bize yabancı. Thomas Moore’un sosyalist ütopyasını nbiliriz de, Simavnalı Şeyh Bedrettin’in sosyalizmini tanımayız.”
- " (…) Marksizm insanı devlete karşı esir eder. Kapitalizm ise, sermayeye karşı. İslâm ise insana onurunu iade eder..."
Rebeze Kitaplığı
Müslüman Bilim İnsanları
“Çöllerde ve denizlerde uzun mesafeleri aşan bu adamlar için coğrafya ve astronomi coğrafyası bir zorunluluktu. Dünyanın ilk rasathaneleri, Semerkant, Bağdat, Şam, Kahire ve Kordova rasathanelerini kuran onlardır. Bir yandan koca bir imparatorluğun yönetimi için gerekli yol milyarlarını tespit ederken, müslüman coğrafyacıları ve astronomları, Hristiyan ilahiyatçıların inkar ettikleri, dünyanın yuvarlak olduğu fikrini ayakta tutmaktadırlar. Bu İslam astronomların bizim rönesansımız üzerindeki büyük etkilerini açıklar. El-Fargani, 860 yalında astronomi üzerine bir kitap yazıyor ve bu kitap 700 yol boyunca Avrupa’da bu alanda başlıca müracaat kitabı oluyor.”