İstanbul'un Yüzleri Serisi 3

İstanbul'un 100 Kaybolan Eseri

Fatih Güldal

Quotes

See All
Âli Paşa Konağı
Konak, Paşa'nın vefatından sonra, Abdülmecid'in kızı Fatma Sultan'a tahsis olunmuş, Sultan Abdülhamid zamanında ise Sultan Abdülaziz'in kızları Saliha ve Nazime Sultanlara ev sahipliği yapmıştır. Sultanların konağı terki ile bina Mercan İdadisi'ne tahsis edilmiştir. Bu okulda Falih Rıfkı Atay, Fuad Köprülü, ünlü silah tüccarı Boşnak Satvet Lütfi Tozan, Muhsin Ertuğrul, Nihat Sami Banarlı, İ. Hakkı Uzunçarşılı gibi sonradan meşhur olacak kişiler bulunmuştur. Daha sonra Erkan-ı Harbiye (Genel Kurmay Başkanlığı) yapılan konak, 1911 yılında çıkan büyük yangında kül olmuştur. Bu afetten mülhem halk arasında "Yanık Saray” adıyla da anılır. Bir dönemin bu meşhur konağı daha sonra fuhuş ve işret yuvası haline gelerek kaderine terk edilir. Uzun bir süre restore edilmek için bekleyen bina 1950 yılında ortadan kaldırılır. Arsası, yangından zarar gören esnafa tahsis edilen barakalar ile doldurulur. 1985 yılında bu barakalar ve konaktan kalan bir takım kalıntılar temizlenmiş ve binanın temellerinde bir Bizans sarnıcına tesadüf edilmiştir. Alanın tamamen temizlenmesinden sonra konağın bulunduğu yere otopark yapılmıştır.
Sayfa 142 - İBB Kültür A.Ş. YayınlarıKitabı okudu
Aksaray (Murad Paşa) Hamamı (1471)
1956 yılında hamam, yeni yapılacak asfalt yola engel teşkil ettiğine inanılan ilk eser olduğu için vinçlerle yıkılmış ve parçaları denize atılmıştır. Hamamın yıkılmasından çok etkilenen Süheyl Ünver, onu yıkanların İstanbul'un âhını aldıklarını üzülerek dile getirmiştir. 2000'li yılların başında Aksaray Metro İnşaatı için yapılan kazılarda bu hamamın cehennemlik kısmı bulunmuştur.
Sayfa 164 - İBB Kültür A.Ş. YayınlarıKitabı okudu
Reklam
şimdiki Rüstem Paşa Camii
Kanuni'nin sadrazamı Rüstem Paşa, Attar Halil Ağa'nın camisinin yerini beğenmiş ve Mimar Sinan'dan bu camiyi buradan taşıyıp yerine daha büyük, İznik çinileriyle kaplı, gösterişli bir cami yapmasını istemiştir.
Sayfa 44 - İBB Kültür A.Ş. YayınlarıKitabı okudu
Camcı Ali Mescidi (1508)
Günümüzün değerli edebiyatçılarından Prof. Dr. Orhan Okay, çocukluk hatıralarını anlattığı kitabında cami ile ilgili hatıralarını Vezneciler'den bahsederken şöyle aktarmaktadır: "Bu dükkânlar arasında bir de Camcı Ali Mescidi vardı. 1955'ten sonraki yol çalışmaları sırasında pek çok eser gibi yıkılan bu tarihi mescitte genç Hacı Muzaffer Ozak'ın müezzinlik yaptığını, imam bulunmadığı zamanlar gür sesiyle hutbe de okuduğunu biliyorum." Böylece bugün -otobüs durağı gibi- tarihi eserin yıkılmasını gerektirmeyecek nedenlerden dolayı yıkılan mescit birçok insanın hatıralarını yaşattığı bir yer olarak tarihe karışmıştır.
Sayfa 61 - İBB Kültür A.Ş. YayınlarıKitabı okudu
Kirmastı Mescidi
Mescide vakfedilen 120 bin akçenin 12 bini caminin giderleri için ayrılmıştır. Vakfiyenin uzunca yazılmış şartlarında ilginç bir ayrıntıya tesadüf edilir. Evladiyelik olan vakıfta nesiller sonrası Müslüman bir vakıf yöneticisi bulunamayıp, bu iş ecnebi birine kalırsa, bu kişinin iki kez vakıf şartlarına ihanet ettiği takdirde azlolunması yönünde bir şart koşulmuştur.
Sayfa 48 - İBB Kültür A.Ş. YayınlarıKitabı okudu
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.