Üç buçuk yıl boyunca sadece bilekle, yürekle değil, akılla ve bilimle verilen bağımsızlık mücadelesi sona ermiş, sıra binlerce Mehmet'in kanıyla yazdığı Vatan tapusunu Avrupalılara tasdik ettirmeye gelmiştir.
11 yıl boyunca durmaksızın savaşan, harp meydanlarını yuva bilen sarışın Kurt, sonunda kılıcını kınına sokar, sandığa kaldırır.
Onu asıl ve en büyük kavga beklemektedir.
Çünkü bilmektedir ki tarih, kendisinden ders
almayanlar için tekerrür eder.
İhanetin beslediği bataklık kurutulmadikça
bu Türk milletinin verdiği son kurtuluş savasi olmayacaktır.
Başkomutanın başöğretmen olma vaktidir.
Son
"Paşam 3. Kolordu da cephe komutanlığı emrinde Bursa'ya yürümeye devam etsin. Düşmanın 3. Kolordusunu ihmal etmeyelim."
Bursa ve hemen karşısı İstanbul! İngilizler çok huzursuz olacaklardır.
Üç buçuk yıldır Türk'e uyku uyutmayanların, Türk'ün payitahtinda huzurla uyumaya hakkı yoktur!
İstiklal Savaşı'nın son kurşunu 18 Eylül sabahı, yani İzmir'e Türk Bayrağı çekildikten dokuz gün sonra atılmıştır. Yarbay Hüseyin Vecihi Bey, 61 Alay Komutanı 17 Eylül günü Bandırma'da şehit olmuştur. Aynı gün, "bitti" denilen İstiklal Savaşı'nın Deliklibayır Tepesi'nde 73 şehidi vardır. 9 Eylül'den sonra, son Yunan askeri de Anadolu'yu terk edene kadar 300'den fazla Mehmet vatana eklenmiştir. Bandırma'da atılan son kurşunu inkar etmek. 9 Eylül'den sonrasını yok saymak her yeyden önce bunca şehidin hatırasına hakarettir.