Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İvan İlyiç'in Ölümü

Lev Tolstoy

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
146 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
dünya dedikleri..:
“İnsan, öleceğini bile bile nasıl yaşar? Ya çıldırır ya da öleceğini unutur…” -
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
Tolstoy, Tan­rı ölmüş gibi davranan bir dünyayı acımasız bir ironiyle hicvettiği harika bir eser
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in Ölümü
… Yüksek bir yargıç olan İvan, dünya telaşına kendisini kaptırmış bir karekter olarak çıkıyor karşımıza. Daha iyi, daha varsıl bir yaşam için türlü şeylere tevessül ediyor. Taa ki ölümün nefesini üzerinde hissedene kadar… Ivan'a göre hayat, mad­di mutluluk içinde "hoş bir biçimde akıp gitmesi" gereken bir şey­dir. Ölüm akla dahi getirilmesine gerek olmayan bir olgu onun için. Mezuniyetinden beri taşıdığı ‘respice finem’ (sonunu hatırla) yazılı kösteğine rağmen. Bir gün ansızın ölüm kapısını hiç de hissettirmeden çalıveryor. Başlarda önemsemese de bu durumu, hastalık zaman geçtikte esir alıyor İlyiç’i. O tarihten sonra bir hayat sorgulama süreci başlıyor. Ölümün biricikliği en derininden hissediliyor. Zira etrafında ölümler olsa dahi ölümü hiç de kendine yakıştıramayan bir karakter kendisi. "Kay bir insandır, insanlar ölümlüdür, dolayısıyla Kay da ölümlüdür," ve "ölümlü" figürünü oldum olası kendinden uzak, "soyut bir terim" olarak düşündüğünü fark eder: "O, Kay değildi, sıradan bir insan da. Her zaman öteki insanlardan değişik, bam­ başka bir yaratıktı..." Tolstoy’un onca sayfasında anlattığını Nazım bir kaç satırda aktarıveriyor bize: İnsan öleceğini bile bile nasıl yaşar..? Keyifli okumalar.. Kitapla kalın..
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · İletişim Yayınları · 201444,9bin okunma
Reklam
146 syf.
7/10 puan verdi
·
6 saatte okudu
Ölüm Var
yaşarken ölümü aklımıza getirmeyiz. zaten sağlıklı olan da budur. sürekli ölümü düşünmek anksiyete bozukluğuna yol açabilir. peki ya hiç düşünmemek ne kadar doğru? ölümü düşünmek bize ne kazandırır? ivan ilyiç’in ölümü’nü okumak bana ölümün biricikliğini, deneyimlenmesinin imkansızlığı ve yaşayacağımız bir tek hayatın olduğunu hatırlattı. ölümü ancak çok yakınımızdan birisinin başına gelirse deneyimleme şansına sahibiz. böyle bir durumda bile aslında edindiğimiz deneyim hayatımızın sonlanması değil bir gün sonlanabilme ihtimali olduğudur. giden kişiyi çok sevsek bile istemeden de olsa ölen kişinin biz olmadığına seviniriz. üzüldüğümüz şey, gidenin hayatımızda oluşturduğu boşluktur. ölüm anında ne olduğunu, nasıl hissedildiğini ölümü tatmadan asla bilemeyeceğiz. ivan ilyiç’in ölümü’nde, kendince başarılı ve ortalama bir hayat süren yüksek rütbeli bir yargıcın yavaş yavaş ölüme gidişini okuyoruz. yargıcın hayatını okuduktan sonra ölümün sahneye gelmesiyle bir insanın “Belki de sürdüğüm yaşam, sürdürmem gereken yaşam değildir?” sorgulaması başlıyor. okurken o kadar doğal geldi ki bu iç hesaplaşma. oldukça insani, isyan ve şüphe doluydu. ivan ilyiç, yaşadığı hayatı gözden geçirirken mutlulukla hatırladığı tek zaman çocukluğuydu. belki de kaygısızca, hırs ve dünyevi şeylerin büyüsüne kapılmadığımız tek zaman dilimi olduğu içindir bu. ölüm var. sürekli olmasa da arada bir hatırlamak lazım. yaşamımızı düzenlerken sormak lazım. “yaşamak istediğim hayat bu mu?”
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · İletişim Yayınları · 201444,9bin okunma
146 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Gittiğiniz yere bir bakıyorsunuz ki geldiğiniz yer. Peki aynı sayılır mı, her şey değişmiş olmaz mı? İşte bu hikayenin başlangıcıyla bitişi böyleydi. İvan İlyiç, günümüz insanları gibi hatta onların tam da yaşamak istediği gibi yaşadı. Bakıldığı zaman düzgün de yaşamıştı. İyi bir işi, ailesi, saygınlığı vardı. Herkes kadar birtakım sorunlar da yaşadı. Tam yoluna koymuştu ki... Ölmesi gerekti. Gerçekten gerekti. Peki tam bu noktada olsanız ölümün adımlarını duyarken neler düşünürdünüz? Ne yaşadınız, ne kadarını gerçekten yaşadınız? "Ben yaşadım." diyecek kadar ben oldunuz mu hayatınızda? Yaşamın ne olduğunun ne kadar farkındaydınız? Bunları soruyorum hikayede bu sorularda gezineceksiniz çünkü. Cevapları birlikte arayacaksınız. İnsanlığı, kendinizi ve hayatı düşüneceksiniz. Belki baş karakter gibi sorunlardan kaçacaksınız ve kaçtığınız yerde sorunlarınızı bulacaksınız. En sonunda ise ya "Güzeldi." deyip kapatacaksınız kitabı ya da... Gittiğiniz yere bir bakıyorsunuz ki geldiğiniz yer. Peki aynı sayılır mı, her şey değişmiş olmaz mı? İşte bu hikayenin başlangıcıyla bitişi böyleydi.
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · İletişim Yayınları · 201444,9bin okunma
146 syf.
10/10 puan verdi
ÇOK GEÇ OLMADAN…!
Herkes gibi Tolstoy’un İvan İlyiç’i de yaşamın, er geç ölümle neticeleneceğini bilerek yaşar, ancak birçokları gibi o da ölüme başkalarının başına gelen bir şey gözüyle bakarak bu gerçeği aklından uzak tutar. “Her nefis (canlı) ölümü tadacaktır.” Mezarlıklarda görür üzerine konuşur çıkıncada unuturuz. Sağlığını kaybeden ölüme yaklaşanlar: Acaba hayatımı doğru mu yaşadım? Yaşamak neydi? Amaç neydi? Ve çok çok fazlasını sorgulamaya başlar. Çok geç olmadan ve o gün gelmeden bu kitabı okuyun ki o gün gelmeden pişman olarak sorgulamayın!
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · İletişim Yayınları · 201444,9bin okunma
Reklam
146 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
34 saatte okudu
Paranın ve Makamın Peşinde Bir Ömür
Paranın getirdiği huzurun veya mutluluğun bir sonu vardır, bu son oldukça sancılıdır, can sıkıcıdır, hayal edilen, arzu edilen, çaba verilen, savaşılan, kalp kırıp, ego tatmini yaptığınız bir süreç sonrası elde ettiğiniz şey hiç arzu etmediğiniz, hayal etmediğiniz bir şey haline gelir. Para sizi özgür kılar, bu konuda kendisine hak vermek gerekir,
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · İletişim Yayınları · 201444,9bin okunma
146 syf.
10/10 puan verdi
havayı içine çekti, soluğunun yarisinda durdu, gerindi, öldü. 22 mart 1886 hayatin ne oldugu ve ne olmasi gerektiginin bir sorusturmasi. ölümün anlamı hakkında acılar içinde kivranarak geçen bir arayis var.
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · İletişim Yayınları · 201444,9bin okunma
146 syf.
10/10 puan verdi
·
29 saatte okudu
Hepimiz bir gün öleceğiz. Bunu biliriz ama çoğu zaman bunun bilincinde değilizdir. Birçokları gibi ölümü başkalarının başına gelen bir şey olarak görürüz ve kendimizi bu gerçekten uzak tutarız. İvan İlyiç de hayatını böyle yaşamış yüksek rütbeli bir yargıçtır. Hayatı boyunca ün, şan, şöhret ve para peşinde koşar ancak hastalanıp yatağa düştüğünde bunların ne kadar boş ve önemsiz olduklarını anlar ve ölümle yüzleşmeye başlar. İvan İlyiç kitap boyunca hayatı gerektiği gibi yaşayıp yaşamadığını sorgular ve okuyucuyu da bunu düşünmeye sürükler. Ve sonunda evet, her şeyin yanlış olduğunu ama artık bir önemi de kalmadığını fark eder. Artık ölümden de korkmamaktadır ve kendini ölümün huzurlu kollarına bırakır. Romanın, hayatın anlamı ve ölüm üzerine düşürücü nitelikte olup bu sorulara cevap aratan etkileyici öyküsüyle sizlerin de ilgisini çekeceğini düşünüyorum.
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · İletişim Yayınları · 201444,9bin okunma
146 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
LEV TOLSTOY - İVAN İLYİÇ' İN ÖLÜMÜ Öncelikle hepinize merhabalar, kitap dostlarım. Bugün sizlere Tolstoy' dan İvan İlyiç' in Ölümü adlı kitabının incelemesini yapacağım. Öncelikle kitabın konusuna bakacak olursak; yüksek rütbeli yargıç olan İvan İlyiç' in hastalığı, çaresizliği, hayatı sorgulayışı ve ölümü konu olarak anlatılır. İvan İlyiç yaşamı boyunca şan, şöhret, servet ve saygınlığı gözünde büyük mertebelere koyan ve hayatını bu uğurda yaşayan bir insandır. Ama gün gelipte, bir hastalığa tutunca, ve hastalığının sonu ölüm olunca bunların tamamının ne kadar da boş olduğuna, hayatını ne kadar da boş geçirdiği kanaatine varır. Tabiri caizse ölüm döşeğindeyken hayatı sorgular ve hayata dair bir çok ipucu verir biz okurlarına. Konular İvan İlyiç' in yaşamının tamamını kapsayacak şekilde anlatılır ve geriye dönüş tekniği kullanılarak ölümünden, şimdiki yaşamına kadar olan bir süreci kapsar. Dil ve anlatım yönünden inceleyecek olursak; dili gayet akıcı anlatımı da bir o kadar anlaşılır şekilde kaleme alınmış olarak karşımıza çıkar. Tolstoy bu kitabında bizlere hayat ve ölüme dair bir hesaplaşmayı çok güzel ve derin bir biçimde anlatmış durumda. Okurken sıkılmayacağınızı düşündüğüm, hayatın içinden, herkesin elbet bir gün yaşayacağı bir olayı, gayet hoş bir dille okura sunan bu eseri tüm kitap dostlarıma tavsiye ediyorum. Okuyacak olanlara şimdiden keyifli okumalar dilerim.
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · İletişim Yayınları · 201444,9bin okunma
Reklam
146 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
ey ölüm sen ne güzel bir hakikatsın!
Ölüm korkusu, ölümden daha mı korkunç? Ölüm döşeğinde yaşadığın hayatı ve çevrendeki insanları sorgulama kurgusuyla yazılmış güzel bir roman. Okurken; hayatın ve ölümün acımasız, sert ve soğuk gerçeklerinin yüzünüze bir tokat gibi indiğini hissediyor insan. Kitabı bırakmak istiyorsunuz ama devam ediyorsunuz. Bitirince de kendi hayatınızla ilgili bazı şeyleri gözden mi geçirsem diye düşünmeden edemiyorsunuz.
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · İletişim Yayınları · 201444,9bin okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.