...o kadar günahsız yaşamışken, vicdanı rahat, titiz çalışırken gene de Tanrı'nın insana bağışladığı o, "kavranamayacak kadar derin, yüce" huzura kavuşamamıştı.
“İnsan yaradılışı kusurludur. En parlak yıldızların bile üzerinde lekeler vardır. Miss Scatcherd’inki gibi gözler yıldızların parlaklığını görmezler de ancak bu ufak tefek lekeleri seçerler.”
"Kafamda herhangi bir düşünceye yer veremezdim artık; geriye doğru bakamazdım...Hatta ileriye doğru bile.Ne geçmiş düşünebilirdim,ne de geleceği.Geçmişin sayfasında yazılan öykü öylesine tatlı,öylesine hüzünlüydü ki tek bir satırını okumak bile cesaretimi kırıp beni güçten düşürmeye yeterdi.Geleceğin sayfası ise korkunç bir boşluktan ibaretti; yeryüzünün tufandan sonraki durumu gibi bir şey."
"Maddi,insancıl bağlara pek öyle dört elle sarılma.Vefanı,ateşini daha yüce,daha değerli amaçlar için sakla.Sudan amaçlar,geçici ölümlü şeyler için harcama kendini."