Sizin için hiçbir şey ifade etmeden kalabileceğimi mi sanıyorsunuz? Ben bir makine miyim? Hisleri olmayan bir makine miyim ben? Bana can veren ekmeğimin ve suyumun ellerimden alınmasına dayanabilir miyim? Fakir, gösterişsiz, ufak tefek ve içe kapanık olduğum için ruhsuz, kalpsiz biri olduğumu mu düşündünüz? Yanılıyorsunuz! Benim de sizin gibi bir ruhum var. Bir de kalbim! Eğer tanrı bana biraz güzellik, biraz da para bahşetmiş olsaydı, benden vazgeçmeniz daha zor olurdu. Şimdiki kadar kolay bırakmazdınız beni. Geleneklere, kurallara göre konuşmuyorum şu an sizinle. Bedenimi de bir kenara bıraktım. Ruhum, ruhunuza sesleniyor. Ölmüşüz de ikimiz de tanrı huzurunda, şu anda olduğu gibi, eşitmişiz gibi konuşuyorum!
"Ben yalancı değilim; eğer öyle olsaydım, sizi sevdiğimi söylerdim. Ama ben sizi sevmediğimi haykırıyorum. Oğlunuz John Reed dışında, bu dünyada en çok sizden nefret ediyorum."