Jonathan Strange ve Bay Norrell Cilt - 3
Susanna Clarke
Yorumlar ve İncelemeler
Jonathan Strange ve Bay Norrel, Zeynuşum’un tavsiyesi ile okuma listeme aldığım ve okuma arkadaşım 
kfenomeni ‘ni peşimden sürüklediğim bir üçleme. Daha önce hakkında bir iki kelam etmiş olsam da, bu fantastik seri hakkında genel yorumumu yapmak istiyorum.
Sene 1806. Büyü İngiltere’yi çoktan terk etmiş. Kuzgun Kral John Uskglass gitmiş. İngiltere Napoleon ile savaşta ve zor günler geçiriyor. Bu koşullarda ortaya Bay Norrel çıkıyor; bu sessiz sakin, kütüphanesinden dışarı çıkmayan büyücünün tek amacı var: Kuzgun Kralın İngiltere’deki izlerini silmek ve büyüyü saygın bir konuma getirmek. Fakat, vesveseli ve oldukça da bencil bir karakter olan Norrel’in karşısına tam zıddı bir büyücü çıkıyor: Jonathan Strange! Cesur, zeki ve kibirli. Romanda bu iki cephenin karşısında bir de, şahsi favori karakterim Şeytanarabası Saçlı Adam ve kendisinin kral yapmaya baş koyduğu Stephen Black var.
Seri oldukça eğlenceli ve merak uyandırıcıydı. Özellikle üçüncü ciltte şahsen çok eğlendim. Üç cephe arasındaki mücadeleyi okurken, dönemin İngiliz yaşam tarzı, Napoleon ile olan savaş hakkında da yazar bilgiler veriyor. Kitabın dip notları oldukça uzun ama dip notları da eğlendiren başka bir seri daha okumamıştım sanırım.
Periler, bitmek bilmez balolar ve mutlu(!) son. Jonathan Strange ve Bay Norrel’i okuduğum için açıkçası memnunum. Bu serinin bu denli az bilinmesinin de haksızlık olduğunu düşünüyorum. Alfa Kitap basımı oldukça kaliteli, çeviri düzgün, yazı boyutları çok iyiydi. İçerisine serpiştirilmiş resimler de kitaba renk katmış.
Jonathan Strange ve Bay Norrell seri yorum
Jonathan Strange ve Bay Norrell serisi çok bilinmiyor ama fantastik severlerin seveceğini düşünüyorum. Üstelik dizisi de var!
Yıl 1806. Büyünün, büyücülerin olmadığı İngiltere ve devam eden Napoleon, Waterloo savaşları...
Jonathan Strange ve Bay Norrell, iki zıt karakter, ikisi de büyücü!
Bay Norrell, münzevi hayat süren, gizemli, vesveseli... tek amacı var: İngiliz büyüsünü saygın hale getirmek. Bir gün karşısına kibirli, yetenekli, cesur Jonathan Strange çıkar. Büyücülerin kapışmasına bir de periler diyarından dahil olanlar olur ve zincirleme olaylar...
Eğlenceli, güzel bir seriydi. İlk kitap başlangıç için yerindeydi, normal seyirde başlayıp ivme artıyordu. İkinci kitap, savaşlar ve büyünün etkisi şeklinde ilerliyordu... yer yer durağan gibi olsa da espirili bir anlatım hakim. Üçüncü kitapta ise her şey bir sona varıyor, neden sonuç ilişkisi, tatmin edici nitelikte bir son kitap.
Yazarın kurduğu fantastik dünya, gerçek olaylarla örtüştüğü için bir hayli merak uyandırıcıydı. Bol dipçesi olan üçleme: Yazar dünyasına ait büyü literatürü, jargon oluşturmuş, anlatımı daha da güçlendirmişti. Üstelik bu dipçelerde de kısa hikayeler vardı, onları da sevdim! Bu dünya bana "gerçekçilik" hissiyatı yaşattı!
Seriyi 
Blanaslibrary hediye etti, birlikte okuduk, güzel de oldu, unutmayacağımız karakterler vardı yer yer konuşuyoruz hala! Teşekkür ederim kendisine. Onun yorumuna da göz atmayı unutmayınız.
