Yine de ilk aklıma gelen seninle ilgili en kötüsünü düşünmek oldu çünkü ben her şeyle böyle... başa çıkıyorum. İnsanlarla... Her zaman en kötüsüne hazırlıklıyım. Böylece en kötüsü olduğunda şaşırmam ya da hayal kırıklığına uğramam.
...bir şey kırıldı mı kırılmıştır, diye düşünüyordum. Güzelce onarılması, ne kadar zarifte olsa, o şeyi tekrar bir bütün haline getirmezdi. O şey hala, eski şeklini taklit eden kırık parçaların birleşimiydi sadece.