undefined Kabil'in Kırlangıçları Sözleri ve Alıntıları
undefined Kabil'in Kırlangıçları sözleri ve alıntılarını, undefined Kabil'in Kırlangıçları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aşiretler ya da topluluklar halinde yaşanan Afgan ülkesinde, ister göçebe ister tapınak bekçisi olsun, ancak yanında bir silah olduğunda yaşadığını hisseder insan.
Ne karanlığa ne gün ışığına, ne oturmaya ne ayakta durmaya, ne ihtiyarlara ne çocuklara, ne insanların bakışına ne de bana dokunmalarına tahammülüm var. Kendime zor tahammül ediyorum. Yoksa zincirlenmesi gereken bir deliye mi dönüşüyorum?
"Yüzün elimde kalan son güneş," diye ona itirafta bulundu Muhsin. "Onu benden esirgeme ... " "Geceye direnecek güneş yoktur," diye karşılık verdi Züneyra, peçesini anlamlı bir şekilde düzelterek.
Mezarlıkların genişlik bakımından boş arazilerle yarıştığı, asker konvoylarını cenaze alaylarının takip ettiği bir ülkede, insanlara fazla bağlanmamayı öğretmişti savaş ona; mizaçlarındaki küçük bir değişiklik bu insanları elinden alabilirdi.