Teknik acıdan son derece başarılı bir eser. Yazar dile gayet hakim, üslubu oldukça yumuşak ve akici... Kitabı özümsemek ve sindrimek gayet kolay. Dişil bir incelik her bir satırın icine sinmiş ve ana karakter ile ozdeslesmeniz oldukça kolay oluyor. Icerikten bahsedecek olursak biraz klişe ve hatta taklitçi buldum diyebilirim. Konu pek özgün değil batili normlarla yetişmiş kariyer odaklı yaşamış birisinin asıl bilgeliği doğunun gizemli adamı sayesinde keşfetmesi...Genel çerçeve budur. Burada konu bence karikaturize edilmiş ve bu biraz sırıtmış. Yani yazar bilim insanı olmayı gözümüze sokarcasina romanın genel akışına yedirmeden ve aşırı bir kabalikla küçümsemiş oysa kendi hayatını eğreti hissettiğini belki de daha naif yollarla hiasettirbilirdi. Oğuz Atay da tutunamamış bir akademisyendi ve asla akademisyen olmayı yeren bir üsluba rastlayamazsınız burada bence biraz çarpıcı olunmaya çalışılmış ve bu bütünlüğü bozmuş. Sürekli Türk kızının cinselliğinin bastırılması fikri ve söylemleri de genel akışı bozmuş yazar acemice davranarak aslında katıldığım fikirlerini gözümüze sokup genel akışı sekteye uğratmış. Sonuç olarak yer yer tokezlese de ortalamanın üzerinde bir edebi derinliğe sahip vakit ayırıp okunabilecek bir eser.
Hayatınızda bazen öyle bir kitap okur ve kendinizi karaktere öyle bir bağlarsınız ki onun yaşadığı acı sanki sizin başınıza gelmiş kadar üzülürsünüz. Klişelerden uzak bir "mutsuz" sonlu aşk hikayesi sizi sürükleyip götürecek.
Kabuk Adam Kabuk Adam , Aslı Erdoğandan okuduğum ilk.eser. Edebiyat derslerinde adını duyduğum not alırken en başa hep Kabuk Adamı not aldığım ve merak uyandıran bir eserdi. Bir sene önce kitabı edindim ve bu süreçte iki defa okumaya yeltendim. Fakat nedendir bilmem kitaplığa geri gitti .
Eseri birkaç gün önce okudum. Sevip sevememe arısında
'Şık olmakla cinayet işlemek arasındaki o çok ince çizginin öyküsü'
Aslı Erdoğan'ın muhteşem tasvirleriyle öykü sizi bir okyanus kıyısına fırlatıp atıyor. İnsana dair bütün duyguları ve durumları bire bir hissettiriyor. Öykünün içindeki karakterlerin yaşadığı duygulardan ve yaşantılardan biriyle mutlaka kendiniz arasında bir bağ kuruyorsunuz.
Lafı uzatmaya gerek yok, mutlaka okuyun...
Aslı Erdoğan'ın sık sık kabuk bağlamış yaralarını, ikilemlerini, aykırılığını, ayrıksılığını samimiyetle anlattığı, itiraf ettiği bir kitap. Kabuk adam olarak nitelediği kişi üzerinden tutunamamanın sancıları..Farklı olanın, ezilenin vs. yanında olmam ideolojik değil psikolojik bir durum diyerekte samimi olduğunu göstermiştir.