Serinin ilk kitabı ne kadar fazla durağansa bu kitapta o kadar fazla hareketliydi. Peki bu hareket bereket miydi??!! Hayır değildi.
İki kitaplık seride beş kitaba yetecek kadar malzeme vardı, tek tek açılıp önümüze serilse gerçek bir fantastik hazine olurdu.
Ama yazar kitabı üst üste, alt alta, şimdiki zamanda geçmiş zamanda, başka başka dünyalarda öyle iç içe geçmiş bir şekilde yazmış ki, bir noktadan sonra herşey fazlasıyla boğucu ve sıkıcı olmaya başladı. Tüm hikayeler tek tek ve kendi zaman dilimlerinde, daha sindirilebilir bir biçimde yazılsalarmış okuması çok daha akıcı ve keyifli olurdu bence.
Velhasılı yine çokça övülmüş ve beğenilmiş bir seriyi ben sevemedim sorry, bizimle değilsin canım benim...