AKP Rejiminin Dörtlü Krizi

Kaçınılmaz Çöküş

Ümit Özdağ
9/10
76 Kişi
175
Okunma
51
Beğeni
3.130
Görüntülenme
Her şey bundan 17 yıl önce başladı. AKP iktidara geldi ve eski Türkiyeyi silerek yenisini yaratmayı vaat etti. Yıllar içinde adım adım, planlı bir şekilde tüm kurumlarıyla devlet çöküşe geçecek, Türkiye adeta tek adamın hâkimiyetine girecek, gizli ajandayı hayata geçirmek için her yol mubah sayılacaktı... Böyle de oldu... 2016'daki kirli referandumla, anayasal olarak da rejimin adı kondu. 24 Haziran 2018'de ortaya çıkan tabloyla demokrasi tamamen rafa kalktı. KAÇINILMAZ ÇÖKÜŞ, aşama aşama AKP rejiminin devlete nasıl yerleştiğini, seçmende AKP seçimleri kaybederse içsavaş çıkar! algısının nasıl yaratıldığını, Devlet Krizi, Milli Birlik Krizi, Ekonomik Çöküş ve Suriyeliler Krizi olmak üzere dört ana başlıkta irdeliyor, krizden çıkışın yol haritasını çiziyor. Bu kitabı okuduktan sonra hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını anlayacak ve ait olduğunuz vatanı kaybetmemek için ona sıkı sıkı sarılacaksınız
120 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

120 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Ümit Özdağ kitapta şu anki siyasi iktidarın ülkede sebep olduğu Devlet krizi, milli birlik krizi, ekonomik kriz ve başını Suriyelilerin çektiği göçmen krizini ayrıntılarıyla ve belgeleriyle anlatıyor. Özellikle 15 Temmuz olayı bahanesi ve 2016 referandumu sonrasında, hiç bir Anayasal hak ve özgürlük tanımadan, yüce meclisi işlevsizleştirerek ülke yönetimini nasıl kendi amaçları uğruna değiştirdiklerini ve bunları yaparken liyakatsiz atamalar nedeniyle ülkede oluşan yönetim krizi ve bunun tetiklediği diğer krizleri okuyacaksınız. Özellikle mülteci krizi ile ilgili okuduklarınız ülkenin geleceği adına endişelerinizi kat kat arttıracak. Ve maalesef kitapta anlatılanlar sadece 2019 yılına kadar olan süreç. Peki tüm bu yaşananlarda sadece "Harun olmaya gelip Karun olanlar" mı suçlu? Kendisine dokunulmadığı sürece her türlü zulme, yolsuzluğa, adam kayırmacılığa, ihanete sessiz kalan -her kesimiyle- toplum ? İyi okumalar.
Kaçınılmaz Çöküş
Kaçınılmaz ÇöküşÜmit Özdağ · Destek Yayınları · 2019175 okunma
120 syf.
8/10 puan verdi
Ümit Özdağ "Devlet Krizi, Milli Birlik Krizi, Ekonomik Çöküş ve Sığınmacı Sorunu” olmak üzere dört ana başlıkta incelemiş konuları. Özdağ bu çalışmasında Türkiye’nin karşı karşıya olduğu krizi tahlil etmekle kalmayıp bu krizi aşmak için ortaya konması gereken duruş ve iradeyi de açıklamış. Cemaatlerin ne denli tehlike arzettiğinden, demografinin elden gittiğinden, Türk devlet geleneğinin nasıl yok edildiğinden, devlet krizinin nasıl aşılması gerektiğinden bahsetmiş. Kitabın çoğunluğunu kapsayan mülteci sorununu bütün çıplaklığıyla, gün yüzüne sermiş. Çoğumunuz bildiği yaşadığı gerçekleri çok güzel toparlamış. İncelememi kitapta okuduğumda beni çok üzen Merve Öğretmenin hikayesinden bahsetmeden bitirmek istemiyorum. Kendisi atanamamış bir öğretmen ve özel sektörde dahi iş bulamıyor çareyi gerçekleştiremediği hayallerini de yanına alarak aramızdan ayrılmakta buluyor. Sosyal Medya hesabında kendisini öğretmen olarak gösteren bir montaj görsel paylaşmış. Bir de papatyalar arasında oturmuş gülerken bir fotoğrafı var. Yazık, çok yazık..
Kaçınılmaz Çöküş
Kaçınılmaz ÇöküşÜmit Özdağ · Destek Yayınları · 2019175 okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 günde okudu
Kitap sade bir dille yazılmış. Bilgilendirici bir kitap. Okuyan herkes anlayabilir bence. Lakin dikkat edilip, okuduğunuz bir şeyden sonra sosyal medyada dolaşıp bahsettiği konu hakkında daha fazla bilgi sahibi olursanız daha iyi olur çünkü bizim araştıran ve sorgulayan bir millete ihtiyacımız var. Ümit Özdağ bu kitabında ülkemizde olan 4 büyük sorunu yani Devlet Krizi, milli birlik krizi, ekonomik kriz ve Suriyeliler/Afganlar vb. göçmen krizini belgelerle dile getirmiş. Gerçek bir araştırmacı. Kitabı okurken çoğu yerde halkımıza, yapılanlara nasıl kandıklarına hep şaşırdım ve sinirlendim. Ümit Özdağ'ın Suriyeliler hakkında olan çoğu görüşüne de katılıyorum. Ülkemizin sorunlarıyla ve bunun çözümü ne olur acaba diyen herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum. Detaylı bir şekilde ele alınmış konular. Dikkatle okunması gereken kitaplardan biri. Hepinize iyi okumalar dilerim.
Kaçınılmaz Çöküş
Kaçınılmaz ÇöküşÜmit Özdağ · Destek Yayınları · 2019175 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
Ümit Özdağ'ın Türkiye'nin en büyük 4 sorununu ve çözüm yollarını anlattığı kitaptır. Özellikle Suriyeliler konusunda pek çok görüşüne katılıyorum. Gayet sade, kolay okunabilen ve bilgilendirici bir kitaptır. Ülkemizin sorunlarıyla ilgilenen herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum.
Kaçınılmaz Çöküş
Kaçınılmaz ÇöküşÜmit Özdağ · Destek Yayınları · 2019175 okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ülkemizin durumu
Sayın Prof. Ümit Özdağ'ın Mart 2019 itibarıyla Türkiye'nin siyasi durumu tespiti ve geleceğimize dair uzman görüşlerini içeren bir kitap. Aslında biraz okumuş, yorum yeteneğine sahip herkesin bildiği veya bilmesi gerektiği şeyleri yazmış. İçim burkularak okudum. Son 20 yılda ülkemizin nereden nereye geldiğini ve nasıl uçuruma doğru gittiğini anlatıyor. Emperyalistlerin Büyük Önder Atatürk zamanında savaşarak yapamadığını bu sürede siyasi olarak nasıl yapmaya çalıştığını daha iyi anlıyorsunuz. Kütüphanenizde tarihi bir belge olarak bulunmasında fayda var.
Kaçınılmaz Çöküş
Kaçınılmaz ÇöküşÜmit Özdağ · Destek Yayınları · 2019175 okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Türkiye nin milli kimliğine suikast.
Kaçınılmaz çöküş kaçınılmaz olarak devam ediyor. Bugün kim Suriyeliler kalsın diyorsa emperyalizimin yerli işbirlikçisidir, taşerondur. ABD, Suriyeliler gitmesin diyor, Avrupa Birliği, gitmesinler diyor, FETÖ, gitmesinler diyor, PYD, gitmesinler diyor, HDP, gitmesinler diyor birde AKP, gitmesinler diyor. Bu Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerine dinamit koyma operasyonu olan ve Demoğrafik yapımıza suikast kuran plana vatan sever tüm Türk seçmeni hayır diyor ve planı kuranların başına bu planı geçirmek için milli iradesi ile tavrını belli ediyor. Biz bu mücadele den vazgeçmiceğiz.
Kaçınılmaz Çöküş
Kaçınılmaz ÇöküşÜmit Özdağ · Destek Yayınları · 2019175 okunma
120 syf.
8/10 puan verdi
"Son günlerde bir beka sorunu sözüdür gidiyor. Gerçekten Türkiye'nin bir beka sorunu var mıdır? Bir ülkenin veya milletin bekası tehliye nasıl girer." 1- Şayet milli değerleri ayaklar altına alınır, ülkenin kurucuları kötülenir veya aşağılanırsa, 2- Ülkeyi var eden millet kimliksizleştirilir, adı söylenmez ve o millet tepkisiz kalırsa, 3- Stratejik kuruluşlarınız, yani tank-palet, fabrika, enerji, telekomünikasyon, banka, yol-köprü gibi ulaşım, iletişim ve finans kurumlarınız yabancılara satılırsa, 4- Eğitim kurumlarınız kaliteli eğitim veremez hale gelirse, 5- Tarımda ve hayvancılıkta dışarıya bağımlı hale gelirseniz, 6- İthalat artar, cari açık yükselir, buna rağmen üretim yerine tüketim piyasaları sararsa, 7- Kendi yetersizliklerini görmeyip, yanlışlarını dış güçlere yükleyen bir yönetim başa geçerse, 8- Liyakatsiz yöneticiler işbaşındaysa, 9- Okumayan ve aklını kullanmayan bir topluma sahipseniz, 10- Din siyasete alet edilirse, 11- Bilim insanları doğru bildiklerini söyleyemeyecek kadar korkaksa, 12- İsraf hâd safhaya ulaşmışsa, 13- Yöneticiler, ülke ve millet yerine koltukları için her türlü yalan-dolana başvuruyorsa, 14- Gerçek bilimadamları yerine bilimadamı kisvesine bürünmüş kişilere itibar ediliyorsa, 15- Toplum bir kısım kimseleri kutsallaştırıyorsa, KESİNLİKLE O ÜLKEDE BEKA SORUNU vardır ve geleceği tehlike altındadır.
Kaçınılmaz Çöküş
Kaçınılmaz ÇöküşÜmit Özdağ · Destek Yayınları · 2019175 okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Bu kitabın ağırlıklı olarak konusu olan Suriyeliler meselesi, Türkiyede yaşayan insanların %85’inin kesinlikle kabul edeceği ve altına imza atacağı şekilde değerlendirilmiş. Kitabın ismi “Suriyeliler gitmeli mi kalmalı mı” olsa idi , okunma oranı da yukarıda verdiğim yüzdeye yakın olurdu bence.
Kaçınılmaz Çöküş
Kaçınılmaz ÇöküşÜmit Özdağ · Destek Yayınları · 2019175 okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın bu çalışmasında Türkiye’nin karşı karşıya olduğu ağır ve çoklu krizi tahlil etmesinin yanı sıra bu çoklu krizi aşmak için ortaya konması gereken duruş, irade ve çözümleri de açıklıyor. Türkiye siyasetini takip eden her yurttaşa öneririm.
Kaçınılmaz Çöküş
Kaçınılmaz ÇöküşÜmit Özdağ · Destek Yayınları · 2019175 okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Türk milliyetçileri arasında takdir ettiğim insanlar arasında üst sıralarda olan bir kişi Prof. Dr. Ümit Özdağ. 2015 öncesinde Pkk Terörü Neden Bitmedi, Nasıl Biter? ve Kendi Ülkesinde Kuşatılan Ordu: TSK kitaplarını okumuştum. Ne kadar değerli bir araştırmacı kişiliği ve öngörü sahibi vizyonu olduğunu farkettim. Bu kitabı ise oldukça akıcı. Yazara göre ülkemizde yaşanan dört büyük kriz var.Bu krizlerden belkide en önemlisi modern tarihin en büyük mülteci göçü olan Suriyeli sığınmacılar konusu üzerinde titizlikle durmuş. Yazar sorunların nedenlerine değinmekle kalmıyor çözüm yolu da gösteriyor. Gelecekte ne kadar büyük güvenlik sorunları olabileceği yönünde bizleri şimdiden uyarıyor. Ülkemizi seviyorsak sorunlarını çözmek için kafa yormamız ve kafa yoranların görüş ve önerilerini dikkate almak durumundayız. Kitaptaki dikkat çeken ifadelerden birisi ‘’ Bu ülke bu kadar göçmenle yönünü Batıya doğru götüremez’’ tespiti.
Kaçınılmaz Çöküş
Kaçınılmaz ÇöküşÜmit Özdağ · Destek Yayınları · 2019175 okunma

Yazar Hakkında

Ümit Özdağ
Ümit ÖzdağYazar · 37 kitap
Aslen ana vatanı Dağıstan olan Kumuk Türklerindendir. Daha sonra MHP Kadın Kollarının ilk genel başkanlığını yapacak olan Gönül Özdağ ve Millî Birlik Komitesi üyesi olarak 27 Mayıs darbesine katılan kurmay yüzbaşı Muzaffer Özdağ'ın oğlu olarak 3 Mart 1961'de doğdu. Millî Birlik Komitesi içinde Alparslan Türkeş ile birlikte hareket eden babasının, 13 Kasım 1960'ta Japonya'ya hükûmet müşaviri olarak gönderilmesi nedeniyle Tokyo'da dünyaya geldi. Münih Üniversitesi ve Gazi Üniversitesinden mezun olduktan sonra uzun yıllar üniversitelerde ders verdi. 2001 yılında profesör oldu. 1999'da Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezini, 2003'te Diyanet Araştırmaları Merkezini, 2006'da ise 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü'nü kurdu. Bu düşünce kuruluşlarında yaptığı çalışmalarla ve yayınlarla Türk dış politikasına katkıda bulundu. Hâlen 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Yönetim Kurulu Başkanlığını yapmaktadır. Lisans eğitimini Münih Ludwig Maximilian Üniversitesinin siyasal bilgiler, felsefe ve iktisat fakültelerinde tamamlamış ve yüksek lisans çalışmasını Türkiye’de planlı kalkınma ve Devlet Planlama Teşkilatı üzerine hazırlamıştır. Akademik kariyeri 1986 yılında Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde araştırma görevlisi olarak çalışmaya başlamıştır. 1990 senesinde “Atatürk ve İnönü Döneminde ordu-siyaset ilişkileri” konulu çalışması ile siyaset bilimi doktoru olmuştur. 1993 yılında "Menderes Döneminde ordu-siyaset ilişkileri ve 27 Mayıs Askeri Hareketi" konulu tezi ile siyasal teori doçenti unvanını aldı. 1994 yılında Avrasya Dosyası adlı üç aylık uluslararası ilişkiler ve stratejik araştırmalar dergisini çıkarmaya başladı ve editörlüğünü yaptı. 1980'lerin sonundan itibaren terörizm ve etnik sorunlar konularında araştırmalar yaptı. 1995 senesinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile bu bölgelerdeki illerinden göç alan illerde sosyopolitik içerikli saha araştırmaları yaptı. 1997-1998 senelerinde ABD'de Baltimore'da Towson Üniversitesinde küreselleşme, Avrasya'da etnik sorunlar konularında araştırmalar yapmış ve aynı konularda ders verdi. 1999 yılında Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezini (ASAM) kurdu. 2000 yılında ASAM'a bağlı olarak çalışan Ermeni Araştırmaları Enstitüsü'nü kurdu. ASAM'ın 2004 senesine kadar başkanlığını ve yönetim kurulu başkanlığını yürüttü. 2001 yılında profesör oldu. 2005'te Gazi Üniversitesinden ayrıldı. Siyasi yaşamı Milliyetçi Hareket Partisi (2006-2016) MHP'nin 19 Kasım 2006'da yapılacak 8. Olağan Kongresi öncesinde Devlet Bahçeli'ye karşı genel başkanlığa aday olduğunu açıkladı. Ancak kongreden 2 gün önce MHP yönetimi tarafından partiden ihraç edilmesi üzerine kongrede aday olamadı. 2008 yılından itibaren Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde öğretim üyeliğine geri döndü. 2005 yılından beri 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü başkanlığını yürütmektedir. 2010 yılında mahkeme kararıyla tekrar MHP üyesi oldu. 12 Haziran 2011'de yapılan parlamento seçimlerinde partisinin İstanbul 2. bölge 4. sıradan milletvekili adayı olduysa da seçilemedi. 21 Mart 2015 günü yapılan MHP 11. Olağan Büyük Kurultayı'nda MHP MYK Üyesi seçildi. Gaziantep 1. sıra adayı olarak girdiği Haziran ve Kasım 2015 genel seçimlerinde TBMM milletvekili seçildi. 14 Kasım 2015'te MHP Genel Başkan Yardımcılığına getirildi; parti içi demokrasi gereğince kongre düzenlenmesini talep ederek 24 Şubat 2016 tarihinde bu görevinden istifa etti. MHP'de mevcut yönetime karşı başkan adaylarının ortaya çıkması ve daha sonrasında mahkeme tarafından olağanüstü kurultay kararı verilmesinin ardından 9 Nisan 2016 tarihinde MHP Genel Başkanlığına aday olduğunu açıkladı. Ancak MHP Genel Merkezi ile muhaliflerin mahkemelik olduğu kongre süreci sonrasında Yüksek Seçim Kurulu tarafından 10 Temmuz'da yapılması düşünülen kongre kesin olarak iptal edildi. 20 Ekim 2016 tarihinde MHP Genel Merkezi tarafından parti tüzüğünün bazı maddelerini ihlal ettiği gerekçesi ile kesin ihraç talebiyle Merkez Disiplin Kurulu'na sevk edildi. 15 Kasım 2016 tarihinde partiden ihraç edildi. İYİ Parti (2017-2020, 2021) 25 Ekim 2017 tarihinde kurulan İYİ Parti'ye katıldı ve kurucular kurulunda yer aldı. Strateji, İletişim, Propaganda ve Tanıtımdan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı oldu. 2018 Türkiye genel seçimlerinde, İYİ Parti'den İstanbul milletvekili seçildi. 16 Kasım 2020 tarihinde, İYİ Parti yönetimiyle girdiği tartışma sonucu partiden ihraç edilmiştir. 13 Ocak 2021 tarihinde Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ihraç kararını iptal etti. 4 Mart 2021 tarihinde, "Fetö'cü derneklerin kurucusu ve yöneticisi olan 30 Ağustos'u Türkiye'lilerin bayramı diye kutlayan kriptolarla, Atatürk'ü Türk milleti anlayışını kabul etmeyen siyasi omurgasızlarla, HDP ile aynı masaya oturup anayasanın ilk dört maddesinin değiştirilmesine göz yumanlarla, HDP'yi Kürtlerin temsilcisi olarak görüp HDP'nin kapatılmasına karşı çıkanlarla, Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılar aracılığıyla örtülü şekilde istila edilmesine ses çıkarmayanlarla, Türk milliyetçisiyim demelerine rağmen makamlarını, mevkilerini, keselerini Türk milleti ve vatanından daha fazla sevenlerle, Atatürkçüleri, Türk milliyetçilerini belki de en önemlisi büyük umutlarla büyük risklerle Türk gençlerini aldatanlarla aynı partide bulunmam mümkün değildir." açıklamasında bulunarak İyi Parti'den istifa ettiğini açıkladı. 2021 yılında Özdağ, parti kurma çalışmalarına başladı ve Ayyıldız Hareketi'ni başlattı. Zafer Partisi adlı yeni partisini 26 Ağustos 2021'de kurdu. Dr. Burçin Özdağ ile evlidir ve Alp adında bir çocuğu vardır.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.