Insanlığın erkek ve kadın doğası konusunda yaptığı değerlendirmelerde kullanılan ölçütler, "Cinsler arasındaki farklılıktan kaynaklanan doğal ölçütler olmayıp, temelde kendi içinde erkeksidirler.
Hüzün dolu uçurumların dibini.
Kızıl ve erguvani ve yol vermez sis kapladı!
Kulaklarda uyuyan korkunun bir anlık sessizliği,
Ve dehşetin sürüp gidebileceği gözler faltaşı gibi açıldı! Semender - yılan - ejder - dipte yaşayan dev sürüngenler, Cehennemin iğrenç kapısında halka oldular!
Sevgi denilen çok yüzlü şey, bu yakadaki yalnızlıkla öte yaka daki yalnızlık arasında bir köprü kurmayı başarır. Bu köprüler, insamn aklını başından alacak denli güzel olabilir ama çok ender olarak sağlam bir yapıya sahip olurlar ve çoğunlukla ağır bir yüke çökmeksizin dayanamazlar.
Normal sevgi yaşamımızdaki kuşku ve düşkınklığının bir baş ka ve kaçınılmaz kaynağı da sevgi duygularımızın aşın yoğunlu ğunu, kalbimizin derinliklerinde uyuyan olanca gizli beklentileri- mizi ve mutluluk özlemlerimizi uyandırmasından gelmektedir.
Aynı etkenlerin erkeğin gelişiminde çok farklı bir etkiye sahip olması gerekir. Bu etkenler hem erkeğin aşağılık duygusunun damgasını taşıyan kadınsı arzularını derinlere bastırmasına yol açar hem de erkek için bunları yüceltmek daha kolaydır.