Öne Çıkan Kadın Psikolojisi kitaplarını, öne çıkan Kadın Psikolojisi sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Kadın Psikolojisi yazarlarını, öne çıkan Kadın Psikolojisi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Erkek ve kadını "tek vücut" kılan sağlıklı bir içgüdü ve sevi (aşk) yaşamı, uygarlık aşamasında yerini iktidar, mülkiyet, ün, şan ve şeref tutkusuna bırakmak zorunda kalmıştır.
Annelere şu çağrıyı yöneltiyoruz: Bir başka türlü eğitilmeyi kabulleniniz lütfen!
Buna karşı şu soruyu yönelteceksiniz: "Neden ille biz?" - Çünkü sizler, ilk eğiticilersiniz. Dolayısıyla, herkesten önce sizlerin eğitilmesi zorunludur. Tüm yaşam sizin içinizde, sizin yanınızda başlıyor. Körpe bir yavrunun ileride alacağı biçim, kazanacağı karakter sizin iyi ya da kötü eserinizdir. ... Siz nasılsanız, çocuklarınız da size benzeyecektir. Nevrozlarınız kuşaktan kuşağa aktarılarak sürüp gider. Ama esenliğe kavuşturucu, çevrenizdekileri geliştirici ve mutlu kılıcı sevginiz de kuşaklar boyu kaybolmadan sürdürür varlığını.
●Yazar İsviçreli ünlü psikolog ve psikoterapi uzmanı Gustav Hans Graber, derinlik psikolojisi üzerine yaptığı çalışmalarla nam salmış bir bilim insanı.
》Özellikle kadın olmakla ya da kadın hissetmekle ilgili, annelik ve kadınlığa geçişte içinde bir yerde kendini hep eksik hissetmiş, kendi kadın kimliğini cesurca yaşayamamış, ataerkil düzende
Günümüzde de insanı düşündürecek kadar çok külkedisi yaşamaktadır. Evlileri vardır içlerinde, evlenmemişleri vardır. Sanki yaşamlarının bütün itici gücü, bütün çalışıp çabalamaları bir tek amaca yöneliktir; silip süpürmek, ortalığa çekidüzen vermek ve yine silip süpürmek. Adeta içlerine gerçek bir "temizlik şeytanı" girip yuvalanmıştır, depresyon durumunda yaşarlar hep, duyarlı, aşırı uysal kişilerdir; şöyle bir an rahatlığa kavuşsalar, kendilerini asla iyi hissetmeyecekleri gibi bir izlenim uyandırırlar. Hani onlara bakarsanız, canlarının istediği gibi - bana sorarsanız bir iç zorlamanın dürtüsüne uyarak - silip süpürme, yıkayıp temizleme, derleyip toplama olanağını ele geçirdiler mi, rahata kavuşurlar. Ama bunun tek doğru yanı varsa, kendi kendilerine katlanamamaları ve ancak temizlik saplantısının gereğini yerine getirirken kendilerini biraz unutabilmelidir. Ne var ki, çevreleri için düpedüz çekilmez, asık suratlı, geçimsiz, kıskanç, güvensizlik dolu, müşkülpesent kişilerdir; hınçla doludur içleri, sanki mutsuz alınyazılarından başkaları suçluymuş da bunun öcünü almaları gerekiyormuş, öç almaya hak kazanmışlar gibi bir tutum içindedirler.