Kadınsız Sultan
Gökhan KaradaşQuotes
"Vahşi köpek surüsünün önüne zavallı bir koyun atmaktan farklı değil bizimkisi?" diye geçirdi içinden bostancı. Aylardır önünde diz çöktüğü Veziriazamı kokmuş bir et parçası gibi atıverecekti sokak köpeklerinin önüne. Çaresizdi. Altın işlemeli kapının öteki yüzünde haykıran insanlar, kan istiyordu, baş istiyordu. Kader onları altın yoldan yürüyüp altın kapılardan geçerek çağırıyordu ölüme.
Bu cennet timsali bahçede aslında kendimi arıyorum ben. Her gün altın verdiğim pullu balıklar! Neden hiç konuşmazsınız benimle? Oysaki ben size böyle mi davranıyorum. Ceplerim dolu altınlarla geliyorum karşınıza. Herkesin ölüp dirildiği altınlar. Fütursuzca serpiştiriyorum hepinize sırf biriniz benimle konuşsun diye, lakin ne çil çil altınlara bakarsınız ne de meymenetsiz suratıma. Yazık! Sizde sırt çevirdiniz bana.
İçerisi, balçık gibi sıvanmış, kapkara çamurlarla dolu. Ayağımı basıyorum kayıyor, elimi savuruyorum, tutamıyorum. Kayıyorum hiç durmadan sonsuz dehlizlere.
"Ey güzeller güzeli kadın!
Bedenin haremde, lakin ruhun zindanda senin..."
Bıktım artık vallahi bıktım bu cehennem azabından. Kapıya yaklaşan her ayak sesinden, pencereden duyulan her öksürükten yahut çalınan borazandan... Zavallı canımı ne zaman almaya gelecekler diye düşünmekten, hıçkıra hıçkıra ağlamaktan geceler boyu. Hepsinden öte açım ölesiye. Günlerdir boğazımdan bir lokma ekmek geçmedi. Allah rızası için bir lokma bir şey verin bana. Dayanacak gücüm kalmadı gayrı.