En Eski Kalbin Halleri Sözleri ve Alıntıları
En Eski Kalbin Halleri sözleri ve alıntılarını, en eski Kalbin Halleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
kalbin Halleri
Resulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem buyurdu ki müminin kalbi kanayan tencereden daha fazla değişir(ve karışır)
Müminin kalbi Rahman olan Allah'ın kudreti ve iradesi arasındadır (onu dilediği yöne çevirir)
Sayfa 72Kitabı okudu
Kalbin Hâlleri
Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur müminin kalbi tertemizdir içinde parlayan bir ışık vardır kâfirin kalbi ise tersine çevrilmiş olup simsiyahtır. )...
Şehvetlere muhalefetle Allahu Teala'ya itaat etmek kalbi parlatır ona yapılan isyanlar ise kalbi karartır kim günahlara dalarsa kalbi kararır kim yaptığı kötülüğün peşinden bir iyilik yapar ve günahın izni silerse kalbi kararmaz fakat nuru noksan olur Aynen nefes verilip silinen Sonra nefes verilip tekrar silinen ayna gibi olur Şüphesiz böyle bir ayna kirden uzak kalamaz
Sayfa 44 - semerkandKitabı okudu
Kalbin başka askerleri de vardır. Onlar, ilim, hikmet ve tefekkürdür. Ona düşen, bu askerlerden yardım istemektir. Çünkü onlar, diğer iki askere (gazap ve şehvet kuvvetlerine) karşı Allah Teala'nın ordusudur. Gazap ve şehvet askerleri, bazan şeytanın ordusuna katılırlar. Eğer kalp, onlardan yardım istemeyi terkeder, gazap ve şehvet askerlerini nefsine hakim kılarsa, kesin helak olur ve apaçık bir hüsrana düşer. İnsanların ekseriyetinin hali böyledir.
İnsanın hususiyeti (onu diğer varlıklardan ayıran özellik), ilim ve hikmettir. İlim çeşitlerinin en şereflisi, Allah'ı, sıfatlarını ve fiillerini bilmektir (marifetullahtır). İnsanın kemali ona bağlıdır. İnsanın saadeti, kemal ve cemal sahibi Allah'ın huzuruna yakınlık salahiyeti de kemali iledir.
İnsan, gıda alıp üremesi bakımından bir bitki gibidir. Hissetmesi ve ihtiyarıyla hareket etmesi bakımından bir hayvandır (canlıdır). Sûreti ve kâmeti (boyu, kılık kıyafeti) bakımından duvara işlenmiş bir resim gibidir. Onun diğer varlıklardan ayrıldığı özelliği, eşyanın hakikatini bilmesidir.
Aklı tamamen devre dışı bırakarak sadece taklide davet eden kimse cahildir; Kur'an'ın ve sünnetin nurundan uzak kalıp sadece akılla yetinen kimse de aldanmıştır. Bu iki gruptan biri olmaktan sakın. İki aslı (akılla vahyi) birleştiren ol. Çünkü aklî ilimler gıda gibidir; şer'î ilimler ise ilaç gibidir. Hasta kimse, ilaçtan uzak kalınca gıdadan zarar görür. Aynı şekilde kalplerin hastalıklarının tedavisi de ancak şeriatten elde edilen ilaçlarla mümkündür. Onlar, peygamberlerin [aleyhimüsselam] kalplerin ıslahı için tertip ettikleri ameller ve ibadet vazifeleridir. Kim hasta kalbini şer'i ibadet ilaçlarıyla tedavi etmeyip aklî ilimlerle yetinirse, hastanın gıdadan zarar gördüğü gibi, o da aklî ilimlerden zarar görür.