Hiçbir şeyin olgunlaşmasına izin vermemesini, şimdiki anın bir sonraki tarafından tüketilmesini, bir günün diğer gün tarafından heba edilmesini zamanımızın en büyük musibeti olarak bir köşeye koyuyorum. İnsan sadece ilkel ihtiyaçlarının emrinde yaşıyor hâlâ. Her şeyi yayımlıyorlar. İlla ki olan biten ne varsa kamuya bildirilecek. Kimse gerçekten sevinip üzülmüyor. Bu yazılanlar zaman geçirme aracı olacak yalnız; böylece evden eve, şehirden şehire, krallıktan krallığa ve sonunda yarım küreden yarım küreye yayılacak, aceleyle postalanmış şekilde.