Kale Kapısı Gönderileri
Kale Kapısı kitaplarını, Kale Kapısı sözleri ve alıntılarını, Kale Kapısı yazarlarını, Kale Kapısı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Usta, yıllar yılı bütün bu konuşulanları duyuyor, biliyor ama gülüp geçiyor. Nereye gitse onun için insanlar her yerde böyle konuşacaklardır. İyi olan bir şey, bunların uydurmaları, yalanlarının bir zararı olmadığıdır.
Sayfa 188 - toros yayınları, Topal Hacı Abbas UstaKitabı okudu
Biliyorum, bir gün aradığımı bulacağım, hem de yakında, bugünlerde yaşları belirsiz kütükler geliyor, hem de her birisinde sayısız budak. Her budakta da bir giz... Ağaç da insan gibidir, içi, budakları giz doludur.
Sayfa 105 - toros yayınları, Topal Hacı (Müslüm Ağa'nın en yakını)Kitabı okudu
«Sen kendini öldürecek misin? Hani babam ölünce sen yaşayamayacaktın?»
«Can tatlıdır gözü kör olsun... Ben çoktan, başımdan bunca işler geçtikten sonra kendimi öldürmeliydim. Dünya vazgeçilmezdir, viran kalası... Giden insan bir daha geri gelir mi ki... Hep yarını merak ederim ben, ne olacak diye, Salmanım... Ne var ki bu dünyada, bir başıma kalmışım orta yerinde yapayalnız, vazgeçemiyorum? Senin babandı dayanağım, gürüm gücüm, sevgim, muhabbetim, yiğidim, kardeşim, o da ölürse yaşayamam, diyordum, işte yaşıyorum. Ben kendimi öldüremem Salmanım. Bu bahar şu kayaların dibinden gene çiğdemler çıkacak, sümbüller, nergisler bitecek... Şu dünya, şu dağlar kokudan, bahardan delirecek. Çok merak ediyorum, Salmanım, kusura kalma, senin baban gibi bir yiğit için de olsa ben kendimi öldüremem. Dünya güzel, can batsın Salmanım, can tatlı, yazgeçilemiyor.»
Sayfa 56Kitabı okudu
Zero yorulmuştu. Bir düşte gibi ağıt söylüyor, Van gölünün kuşu, karıncası, otu çiçeğiyle konuşuyordu. Gelin kurtlar, kuşlar, karıncalar, otlar, çiçekler, yarpuz kokulu pınarlar, gelin şu Çukurova'ya, el ele tutuşup halaya girelim. Koca İsmail'in düğünü... Göğsünden akan kanlar, halaya yakışıyor. Gelin ha, yetişin ha... Turnalar ha...
Sayfa 40 - toros yayınlarıKitabı okudu
Hepimiz, bütün insanlar çılgıncasına korkuyu yaşıyoruz. Her an, her saniye, her şeyden korkuyoruz. İnsanoğlunun mayası korkuyla yuğrulmuş. Çok ölüm gördüm, çok yaralanma, çok donma, çok savaş... Bir şey gördüm yalnız, bir şey vardır insanlıkta, bir tek şey o da korku.