Lenin'in Fedaisi

Kamo

Jacques Baynac
Gerçekten de öyle.. Kamo'nun yaşamı , hiçbir yazarın aklından uydurmayı düşünemeyeceği bir romandır.
İşin acı tarafı, Kamo’nun bu köklü dönüşümü gerçekleştirmek için gerekli bilgilere sahip olmamasıydı. Profesyonel devrimcilerin çoğu uzun hapis ve sürgün yıllarından kendini eğitmek, zindanları üniversitelere dönüştürmek için yararlanmışlardı. Hâlbuki Kamo, bir an bile soluk almadan, yaşam mücadelesi vermek zorunda kalmıştı. Deli taklidi yapmak tek bir dakikasını bile boş bırakmamış ve kürek mahkûmu olarak zindana düştüğünde adi tutukluların arasına konması yine eline tek bir kitap alma olanağı bırakmamıştı. Bu onun suçu değildi, çünkü kendisi bu anın geleceğini ve hazırlanması gerektiğini birkaç kez düşünmüştü. Cahilliğinden dolayı hep biraz utanç duymuş ve bu büyük boşluğu doldurabilecek bir moment yakalamayı hep ummuştu. Ama Parti’nin ona ve yeri doldurulamaz hizmetlerine hep gereksinimi vardı.
Sayfa 172 - Akademi Yayın
Reklam
Psikiyatristlerin bu kadar kesin bir şekilde aldanmalarının bazı gerekçeleri vardı. Kamo, sinirlerinin zayıflığı “hastalığının” nedeni olmak yerine, tam tersine onların sağlamlığı sayesinde bu inanılmaz taklidi gerçekleştirebiliyordu. Çünkü hiçbir psikolojik ya tıbbi eğitimi olmayan Kamo, hiç renk vermiyordu. Bağırmadığı zaman haykırıyor, elbiselerini yırtmadığı zaman hücresini kemiriyordu. Yemeğini duvarlara fırlatmadığı zaman elinin yetişebileceği yerden geçen gardiyanları boğazlamaya çalışıyordu. Böyle bir rejim kimin olsa cesaretini kırardı. Onunki kırılmıyordu. Soğuktan donduğu bir yeraltı hücresine çırılçıplak kapatıldığında, dokuz gün boyunca durmadan koştu ve zıpladı. Dışarı çıkarıldığında doğal olarak pek iyi durumda değildi. Bu sırada kendisini ziyaret eden Oskar Kohn, onun gerçekten delirdiğini sandı. Ancak, gardiyanın bir anlık dikkatsizliğinden yararlanan Kamo kendisine uyanıkça göz kırpınca yanıldığını anladı.
Sayfa 110 - Akademi Yayın
Diğer yandan, Krassin, Alman makamlarını sıkıştırıyor ve çeşitli bahanelerle, tutukluyla birçok kez görüşmeyi başarıyordu. İşlerin olabilecek en kötü noktaya doğru gittiği ortaya çıkınca, Krassin hemen Kamo’ya deli taklidi yapması öğüdünü verdi. Ona açıkça şunu söyledi “Eğer polis yaptıklarının onda birini bile öğrenirse işin biter.” Bu öğüt Kamo’nun canını sıktı. Taklit yeteneğine güvenemediği için değil ama başına geri dönülmez bir felaket geldiğinde, bu işler gerçek bir sosyal demokrat olduğu için ve bilinçlice yaptığının bilinmesine önem verdiği için sıkılmıştı.
Sayfa 107 - Akademi Yayın
En küçük bir kuşku belirtisi göstermeden Çugaşvili’nin peşinde devrimcilere katıldı. Çarın iktidarını devirecekler ve artık yoksullar yoksulluktan kurtulacaklardı.
Sayfa 36 - Akademi Yayın
İnsanı ahlak yoksunluğundan daha çok yıpratan bir şey yoktur.
Sayfa 165Kitabı okudu
Reklam
Düzen, düzensizliğin altında hep köklü bir şekilde duruyordu.
“Ahlak, sağlıklı bir baskı aracı sağladığı oranda daha saygıdeğer oluyordu.”
Sayfa 61 - Akademi yay.Kitabı okudu
“Emekçi halkın düşmanı çok ama bunların en tehlikelisi onunla aynı dili konuşandır.”
Sayfa 45 - Akademi yay.Kitabı okudu
Reklam
Devrimci, varlığının derinliklerinde, lafla değil, olayca, sivil düzenle ve uygar dünyayla, kanunlarla, ahlâkla, bu dünyada genel olarak kabul edilen kurallarla tüm bağlarını koparmıştır. Hepsinin uzlaşmaz düşmanıdır ve eğer bu dünyada yaşamaya devam ediyorsa, onu kesince yıkmak istediğindendir.
mao ze-tung bu çetelerin örgütlenişinden esinlenmeyi önerdi. 1929'da çin kızıl ordusunun savaşçı çekirdeği sınıf dışı kalmış unsurlardan (asker kaçakları, haydutlar, hırsızlar, dilenciler ve fahişeler) oluştu. mao, birkaç yıl sonra şöyle yazıyordu: "bu insanlar doğru yönetildiklerinde devrimci bir güç olabilirler."
Sayfa 18 - akademiKitabı okudu
“Büyük hastalıklara büyük ilaçlar gerekir.”
Sayfa 61 - Akademi yay.Kitabı okudu
yeni kamo'lar ortaya çıkarsa, teröristin her zaman bir prometeus olduğunun hatırlanması yararlı olur. o, balçıktan insanı yapan, insanın yaratıcılığını canlandırmak için ateşi çalan, herkül kendisini kurtarıncaya dek bir kafkas dağında zincirli, acı çekendir.
Sayfa 19 - akademiKitabı okudu
“Kamo, bir aileden de öte bir şeye kavuştuğunu hissediyordu: kendisine benzeyen erkek ve kadınların gönüllü birliği. Bu ona güven veriyordu.”
Sayfa 38 - Akademi yay.Kitabı okudu