Ölüme doğru gidiyoruz, tıpkı okun hedefe doğru gitmesi gibi, asla ıskalamayacağımız da kesin, ölüm bizim tek kesinliğimiz, tek gerçeğimiz, öleceğimizi daima biliyoruz, herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde, biçiminin bir önemi yok. Çünkü ebedi yaşam bir anlamsızlıktır, ebediyet hayat değildir, ölüm özlem duyduğumuz istirahattir, hayat ve ölüm birbirine bağlıdır, başka şey talep edenler imkânsızı isterler; tek elde edecekleri ve ödülleri duman olup gitmek olacaktır.
"...dinlere mümin gerek, uluslara savunacak insan, sanayicilere tüketici..."
"Efendilere köle gerekir, köleler ne kadar çoksa efendiler de o kadar çok zenginleşir, yeter ki kadınlar doğursun ve çocuklar doğsun, gerisi vız gelir onlara, nüfusun azalması onların yıkımı olacağından evrenin parçalanmasını tercih ederler..."
☆☆☆
Bu seneyi gözden geçirip bir özeleştiri yapmak istiyorum.
Bu sene 21 tiyatroya, 9 konsere gittim. 77 tane film, 74 tane dizi izledim.
Yeni arkadaşlar edindim, yarışmalara katıldım, yeni müzikler keşfettim.
Keşfettiğim müzikler:
youtu.be/9rOGEorEeTAyoutu.be/yJ5ZoFJ21iMyoutu.be/G-KSTWO5ir0
105 tane kitap okudum.
En
Bazı kitap siteleri görüyorum. 1 günde okunabilecek kitaplar başlığı altında hacim olarak küçük kitapların reklamını yapıyorlar. Size 150-160 sayfanın altında ve 1 günde okuyamayacağınız, okusanız da anlamakta güçlük çekeceğiniz kitapları listeliyorum. Buyurun cenaze namazına:
1)
"İnsanlar toprağa sahip olmak için savaşıyorlardı, yarın suya sahip olmak için birbirlerini gırtlaklayacaklar, havamız kalmadığında, harabelerin ortasında soluk alabilmek için boğazlayacağız birbirimizi."