Kara Kitap Üzerine Yazılar sözleri ve alıntılarını, Kara Kitap Üzerine Yazılar kitap alıntılarını, Kara Kitap Üzerine Yazılar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
.. biz de alışılmış romanlar gibi bakmayalım bu kitaba, gerçekçi romanın isterlerine göre incelemeyelim onu, kurgusunda sıkı bir olay örgüsü, oluntuları arasında sıkı bağlar, kişilerin edimleri ve tutumları arasında belirgin tutarlılıklar aramayalım. Günümüz romanı bunları aştı. Ama bu böyledir diye olmayacak yanlışlarla dolup taşan bir dille savrukluğu özgünlüğe dönüştüremeyiz, her türlü tutarlılık gereksinimini hiçe saymakla ‘yeni’, ‘modern’ bir ‘arayış romanı’ yaratamayız.
Gerçeklik ve gerçekçilik arayışı, saplantılı bir takip haline geldiğinde, romanın dünyasıyla kurulabilecek alışverişe (algılama, anlama, içselleştirme, çözümleme, yorumlama, zevk alma vb.) ket vurur.
"..çünkü Kara Kitap tek okumayla üzerinden geçip gidebileceğiniz bir roman değil. Bir çiçek dürbününü her sallayışta yeni şekillere bürünmesi gibi Kara Kitap da her okumada yeni hayaller, düşünceler açıyor önümüze."
"..yazın ne dereceye kadar yaşamın göstergesidir, yaşam ne dereceye kadar yazının kurmacalığını taklit eder? Yazının dışında, yaşamın içinde gerçekle göstergeyi ne dereceye kadar ayırabiliyoruz, hatta böyle bir ayrım mümkün mü?"
"..hepimiz bütünleşmek istediğimiz öteki benimizin arayışı içinde değil miyiz? Tematik olarak, Orhan Pamuk'un Kara Kitap'ı kendisi olma ve başkası olma paradoksu merkez alır. Bu paradoks, kendimizi anlamanın ve her şeyle herkesin temelini oluşturan hakikati ortaya çıkarmanın anahtarıdır; bir kişinin hem kendisi hem de başkası olması gerektiğini kesinler. Aksi takdirde insan, yaşamın yanılsamaları tuzağına yakalanıp, kendisi aldatmaya dayalı bir varoluşu sürdürür. "
Böylece, ciddi edebiyat (Mevlana) okuyan Celâl, Celâl'i okuyan Galip ve dedektif romanı okuyan Rüya arasında bir özdeşlik ya da geçişlilik kurulur. Tıpkı okurları gibi, bütün kitaplar da harftir. Bu açıdan, Süha Oğuzertem'in Kara Kitap'ın yazarına yönelttiği 'seçkincilik' eleştirisi geçerli değildir. Postmodernizm eşitlikçidir, özdeşliklere inanır, farklılıktan söz ederken bile. Kuşkusuz, özdeşliği kuran, eşitliği yaratan şey, bazı hukuk kuralları değil, bu hukuk kurallarının da yazımında kullanılan harflerdir.