Doğduğu evden cins köpek olmadığı için dışarıya atılan bir köpektir Tango. Evinden, kardeşlerinden, annesinden uzak kalmıştır artık. Dışarıya atılınca yeni bir kişi onu bulur ve evine alır. Yeni evinde bakımı da ilgilenilmesi de çok güzeldir Tango' nun. Tango iyice şımarır, eve ve eşyalara zarar verir, tüm yaramazlıkları yapar, evin içine pisler bile.Buna rağmen evinde tutulur Tango. Hatta bir keresinde zehirlenince apar topar veterinere bile giderler. Ölümün kıyısından diner Tango. Bu kadar konforun içinde tek sorun ailesine duyduğu özlemdir. Ara ara pencereden uzaklara dalar hasret içinde.
Bir gün Tango'nun sahibi, Tango'yu dışarıya bağlamıştı gezintiye çıkmak için. Bir kaç yaramaz evin önünden geçerken çocuklar Tango'yu şekerle kandırdı ve evin önünden onu götürmeye ikna etti. Acaba şekerin gerisi gelir mi umuduyla Tango onları takip etti. Tango bilmediği bir yere geldi. Ama onlar ne şeker verdiler ne de onunla ilgilendiler. Üstüne üstlük bir de Tango'yu denize attılar. Tango güç bela zor kurtuldu denizden, karaya çıktı. Ama Tango bilmediği yerlere gelmişti artık. Yolunu da kaybetmişti. Tango, kendisinin dilini ve ihtiyaçlarını anlamayan insanların içinde hayıflanarak öylece çaresizce dolanıp durdu kaldı.
Ayrıca küçük yavru bir köpeğin yaramazlıklarını ve sahibi ile olan ilişkilerini, yavru köpeğin bilmediği nesneleri kendi dünyası üzerinden tanımlamasını ve yavru köpeğin aile özlemini bulabileceğiniz sıkmayacak bir eser Kara Köpek Tango.
