Sarhoşluk değildi aradığı. Şu cansız ve anlamsız içkiden bu denli mutluluk bekleyemezdi zaten. Bütün istediği, çektiği mahrumiyet ve sıkıntılara karşılık olarak, göstermelik de olsa, bir memnuniyet hissi duymaktı.
Bazen kaderin bütün yollarının aynı kapıya çıktığı bir noktada, karşımızda yenilmez bir dev gibi günahlarımızı ve kötülük dolu geçmişimizin ödemek zorunda olduğumuz bedelini buluruz.
Bazen kaderin bütün yollarının aynı kapıya çıktığı bir noktada, karşımızda yenilmez bir dev gibi günahlarımızı ve kötülük dolu geçmişimizin ödemek zorunda kıldığımız bedelini buluruz.
Bazen kaderin bütün yollarının aynı kapıya çıktığı bir noktada, karşımızda yenilmez bir dev gibi günahlarımızı ve kötülük dolu geçmişimizin ödemek zorunda kaldığımız bedelini buluruz.
Wulf Dorn'un geçen yıl okuduğum ve hiç beğenmediğim Oyunbaz kitabından sonra açıkçası bu sefer biraz isteksizce aldım Karabasan'ı. İyiki almışım. Beklentilerimizin düşük olduğu kitaplar bazen bizi şaşırtır ya hani, biraz beklentimizin düşük olmasındandır bu şaşırma hissi, bazen de gerçekten güzel bir sürprizdir hani söz konusu olan, işte bu sefer beni bir sürpriz bekliyordu. Dört güne ve çoğunlukla gecelere yayılan okumalarım beni çocukluk korkularıma çağırdı bir yandan, bir yandan da o yalnızlık ve kimsesizlik hissi ara ara yokladı beni. Kitapta Simon adlı genç karakterimiz korkunç bir kazada anne ve babasını çok kötü bir şekilde kaybediyor, kendisi ise aynı kazadan yaralı kurtularak beş ay psikiyatri kliniğinde yatacak şekilde büyük bir travma yaşıyordu. Eve döndüğünde onu eski hayatı bekliyor muydu ama? değişen birşeyler var mıydı? Meselâ abisi, meselâ halası, mesela beş ay önceki hayatı aynen olduğu gibi onu bekliyor muydu, yoksa Simon yaşının küçüklüğü, hayat tecrübesizliğiyle omuzlarına yüklenen bu yükü beş aydır yaşadığı korkunç kâbusları sürdürerek taşımak zorunda mı kalacaktı?