Philip K. Dick çok sevdiğim yazarlardan biri, Karanlığı Taramak adlı kitabı da ismini çokça duyduğum ve merak ettiğim bir kitaptı, fakat kitabı bitirmemle birlikte Karanlığı Taramak, hiç ama hiç beğenmediğim ve açık ara farkla okuduğum en kötü PKD kitabı haline geldi.
PKD'nin hayatından yoğun izler taşıyan ve başyapıtı olarak adlandırdığı bu yarı-otobiyografik kitapta, geleceğin Amerikası'ndan bir kesit anlatılıyor. Nüfusun büyük çoğunluğunun kullandığı "D Maddesi" adlı uyuşturucu türü nedeniyle devlet zor zamanlar geçirmektedir. D maddesi, kullananları müptela haline getiren oldukça tehlikeli ve uzun dönemde de beyinde ciddi hasarlara yol açan bir ilaçtır. Gerçek adı Fred olan bir narkotik ajanı, Robert Arctor (Bob) adı altında D maddesi kullanan bir grup uyuşturucu satıcısının kimliklerini açığa çıkarmak amacıyla aralarına sızmış, ancak bu süreçte kendisi de D maddesinden çokça kullanmış ve gerçek kimliği ve büründüğü diğer kimlik olan Bob birbirine karışmaya başlamıştır.
Başarılı olma potansiyeli sahip konusuna karşın hemen hemen hiçbir bilim-kurgu ögesi barındırmamasıyla Karanlığı Taramak, uyuşturucu konusunda yazılmış sıradan bir kitap haline gelmiş. Sıkıcı anlatım, akıcılıktan uzak olaylar dizisi ve yetersiz çeviri de tüm bu kötü özelliklerin üstüne tuz biber ekmiş.
Uyuşturucu alt kültürü, bolca argo içeren diyaloglar, sanrılar, çoklu kimlik bunalımı gibi filmlerde çokça rastlanabilecek temalardan hoşlanıyorsanız bu kitap size göre; fakat benim gibi bu tarz konulara ilgi duymuyorsanız bu kitaptan hoşlanmayacaksınız.