" Sanırım hiçbir şeyi unutmamak güzel bir şey , hayatımın her anı kafamın içinde . Bu aynı zamanda çok sinir bozucu . Çünkü hiçbirini paylaşamıyorum fakat hiçbiri kaybolmuyor . "
Ağladığını duydum; yüzünü elleriyle saklamıştı. Kaçamadan ev üzerime çökecek; gökyüzü tepeme geçecek gibi geldi. Ama hiç birşey olmadı. Böyle önemsiz şeyler için düşmüyordu gökyüzü.
Açlığa karşı doğru dürüst savaşmak, insanın içindeki tüm içgüdüsel güçleri harcamasını gerektirir. Yokluğa, onursuzluğa, ruhsuzluğa dayanmak, bu uzayan açlığa dayanmaktan daha kolaydır. Üzüntü verici bir şey bu, ama gerçek.
Yavaş ölüyorlardı, orası kesindi. Düşman değillerdi, suçlu değillerdi, artık dünyevi hiçbir şey değillerdi. Açlığın ve hastalığın yeşilimsi loşluğa sersem halde uzanan siyah gölgeleriydiler ancak.
Kafamı kaldırdım. Kara bulutlar ufku kapatmıştı, yeryüzünün mutlak sonuna giden sular kapalı bir semanın altında yarı karanlık, uçsuz bucaksız bir karanlığın yüreğine süzülüyormuş gibi akıyordu.