Ah Grey, Grey, Grey... Kitaptaki cümlelerinden filmlerindeki müziklerine aşık olduğum bir serinin yorumunu nasıl sakin yazacağım bilmiyorum... Sanırım başarılı olamayacağım.
Öncelikle bu kitap FSOG üçlemesinden bir kitap değil. Yani bu kitabı Karanlığın Elli Tonu kitabının yeni baskısı sanıyorsanız üzgünüm, çok yanılıyorsunuz. Bu kitap FSOG serisinin neredeyse beşinci kitabı.
Kitap mükemmeldi. Bir sayfasında beni üzüp ağlatan, diğer sayfasında içimi kıpır kıpır yapıp güldüren bir kitaptan başka ne isterim ki? Gerçi çoğu insan aynı olayların tekrar bir kitap haline getirilip basılmasını oldukça gereksiz ve saçma bulmuş. Oysa -ilk üç kitabın konusunu aşağı yukarı herkes biliyor zaten- bu yan seride işler çok daha psikolojik ilerliyor. Ergenliğini yaşayamamış, aile kavramından ve sevgi duygusundan mahrum, ilişkisini alışılmadık sınırlar içinde yaşamayı seven ve hayatında hiçbir şeye doğru düzgün bağlanamayan bir adamın sıradan bir kadını sevmeye çalışmasını okumak benim için asla gereksiz ve saçma bir girişim olmadı ve olmayacak.
Karanlık kitabındaki olay örgüsü Karanlığın Elli Tonu kitabındaki olay örgüsü ile aynı olsa da, her şeye rağmen Grey'in cümlelerini okumak beni çok çok çok daha fazla etkiledi...
"Ana benim yol gösterici ışığım. Ben onun kayıp çocuğuydum ve artık bulundum."