.
Aptalca bir yaştı, yirmi beş; ergenlik hayalleri kurmak için çok yaşlı, yerleşmek için çok genç.
Her köşe bir olasılık ve bir çıkmazdı. Çalışmak? Ne zaman? Evlilik? İş ve evlilik? Neresi? Kim? Bu derece ile ne yapabilirim?
...
“Birinin geçmişi vardı, ötekininse geleceği, ikisi de soylarını kurtaracak uygarlığı ellerinde taşıyorlardı. Siyah adam, benimle birlikte olgunlaşacak mısın? Ellerinde uygarlığı tutan siyah kadın, taşıdığın bu uygarlık kimin?”