Medeniyetimizi ve mâzimizi tanıtacak, kendimize kendimizi gösterecek kütüphâneler dolusu eserlerimiz, etnoğrafik maddeler gibi, tozlu raflarda alâkamızı bekliyor. Fakat beklediğine kavuşabilmesi için evvelâ kaybolan anahtarı bulmak gerek. Çünkü bugünkü genç, değil dedesinin, babasının dahi dilini anlamıyor. Hazînesi içinde açlıktan ölen adama benzememek için, her şeyden evvel dünya târihinde bir eşi daha görülmemiş bu hatâyı tâmir etmek lâzım.