Kayıp Stradivarius...
Sofia Maltravers, ağabeyi John'u kaybettikten sonra yeğeni (John'un oğlu) Edward'a reşit olduğu yılda, anne ve babasının, özellikle de babasının hikâyesini mektup yazarak anlattığı bir roman...
John, müzik tutkunu bir genç... 1840'lar... Klasikleri, kemanın tınısıyla kulaklara kazıyan yetenekli gence, parmakları piyanoyla dans eden arkadaşı Gaskell de eşlik ediyor...
Sonra bir nota defteri karşılarına çıkıyor.
...Areopagita'nın Gagliarda'sına aşık oluyorlar... (Bulunan defterde şifreli notalar var ve eserin bir kısmı böyle adlandırmış)
Ve eseri her çalışlarında John'un evindeki eski koltukta bir silüet beliriyor. John, bu sırada Costance adındaki bir güzele aşık oluyor, evleniyor... Fakat bulduğu eseri her çalışında parça parça eriyor... Sonunda yakın arkadaşı Gaskell'dan da, eşi Constance'den de yavaş yavaş kopuyor, öyle ki, eşi doğum yapıyor fakat oğlunu bile gözü görmüyor... Müzik eserinin laneti Jonh'un tüm hayatına mal oluyor...
Sofia'nın anlatımıyla öğrendiğimiz hikaye, Gaskell'ın eklentileriyle sonuca varıyor. Lanetli eserin sebebi, eser her çalışta meydana çıkmaya çalışan silüet... Kapağında yazan "intikam için dönen hayalet" yazısına aldanmayın, hikaye çok nahif bir dille korku romanından çok bir hayatın saplantılarla nasıl da yok edilebildiğine değinmiş... Tabi bir lanet var ortada ancak ürkütücü değil, düşündürücü...
