Kayseri Cezaevi Günlüğü

Celal Bayar

En Eski Kayseri Cezaevi Günlüğü Sözleri ve Alıntıları

En Eski Kayseri Cezaevi Günlüğü sözleri ve alıntılarını, en eski Kayseri Cezaevi Günlüğü kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bugün de savcı olmadığı zamanlarda bazı ziyaretçilerle görüşmeme müsamaha edildi. Gelenlerden biri vaktiyle Sivas'da bir sözümü hatırlattı, ne demişim: "Silah fikre tesir etmez." 22 Eylül 1964
"Zulme, işkenceye ve cefaya alıştık. Bundan sonrası için de mukavemetim var, cevabını verdim ve sustum." 17 Ekim 1961
Reklam
Aynı gün (21 Nisan) fabrikatör Hacı Ömer Ağa da ziyaretime geldi. Ailemden başka kimse ile görüştürmüyorlardı. Hapishane müdürü, Ömer Ağa'ya müsaade etmiş... Aramızda kısa bir görüşme oldu. Suya sabuna dokunmadan... Adet üzere Hacı Ağa, bir kutu şeker de getirmişti, kalkıp veda ettikten sonra şeker kutusu üzerine bir zarf bıraktı ve süratle ayrıldı. Zarfın üzerinde eski harflerle "Celal Bayar" yazılıydı. İçinden 2500 lira çıktı. O anda bir şey yapamazdım. Zarf elimde Kayserili mebus arkadaşlara sordum: "Bunun manası nedir?" Anadolu'da hapislere, para bırakmak öteden beri adet olduğunu söylediler. 21 Nisan 1962
Cevdet Paşa tarihinden bir yeri hatırlayış: - İkinci Sultan Mahmut'un Halet Efendi'sine eğer o zaman "milli" kelimesi bugünkü gibi bilinmiş ve kullanılmış olsa idi mutlaka "milli münâfik" ismi takılırdı. Malumdur ki efendi, padişahın gençliğini, tecrübesizliğini istismar ederek rakiplerini birer birer ezerdi, gözden düşürürdü ve idam da ettirirdi. Halet Efendi mutadı vechile kendisine rakip bildiği vezirlerden bir zata da kancayı atmıştı; zavallıyı devirmek için entrikalarını çeviriyordu. Bunu gören yakınlarından biri, "Efendi hazretleri bu adamla niçin bu kadar uğraşıyor, vakit kaybediyorsun, sürgüne gönderir, istersen arkasından bir cellatla gider kellesini alır getirir, mesele kalmaz" der Halet Efendi bu tavsiyeye omuzlanını silker ve "dediklerini senden daha iyi bilirim ve kolayca yaparım, maksadım bu adamın kafasını değil üzerindeki efendiliğini yarıp almak" cevabını verir. Bizim iftiralarla, düzme mahkemelerle kafamızı almak istediler. Ancak üç kurban verdik. Şimdi kalanlarımız için "af isteyiniz, müracaat ediniz" diyorlar. Haysiyetimiz namına Halet Efendi rolündeler. 5 Mayıs 1962
Kararım kat'idir: "Af talebinde bulunmayacağım. Şartlı teklifi kabul etmeyeceğim. Vatanımın temiz havasını teneffüs etmekten beni, ihtiyarımla kimse mahrum edemez. Memleketimde kalacağım." Herkese cevabım bu olacaktır. 12 Mayıs 1962
55-60 yaşında iken 85 yaşına kadar yaşamaya karar vermiştim. Bundan evvel ölmeyecektim. 80'e yaklaştıkça zaafa uğramaya ve kararımı eksik bulmaya başladım. 85'i bulalım o zaman bir revizyon yaparım, diyordum. Şimdi sekseni buldum. Fikrim değişti, eski kararımda "zamanaşımı" vardır, muteber değildir. Bilirsiniz: Pazarlarda herhangi bir madde tartılırken 99 okkadan sonra yüzü bulunca "dalya" diye bağırırlar, yeniden birden başlarlar. Ben de yüzü bulunca "dalya" diye bağıracağım 15 Mayıs 1962
Reklam
33 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.