Kalbi hâlâ genç olan eksantrik bir dul, Budapeşte'deki dağınık dairesinde yaşar, hatta dairesinden taşar. Ersi'nin kaotik yaşamı, ona yakın olan kişilerle geçen bölümlerde anlatılıyor: egosantrik bir opera sanatçısı, Almanya'da yaşayan sakat kız kardeşi, yaşını başarıyla gizleyen şık ve kurnaz bir arkadaşı, çekingen ve sadık komşusu, şarkıcının zorlu annesi, Ersi'nin kızı ve damadı. Oyunun büyük bir kısmı, Ersi'nin gergin olduğu kadar sakin olan kız kardeşiyle yaptığı telefon konuşmaları ve ondan gelen mektuplar etrafında dönüyor. Arkadaşı şarkıcıyı kaçırdığında, Ersi sakince intihar eder, yoksa eder mi?