Kelile ve Dimne

Beydeba
"Şükretmeyi ve teşekkür etmeyi bilmeyen birine sevgi ve öğüt vermek, çorak toprağa tohum ekmek gibidir. Gururlu ve kendini beğenmiş birine fikir vermek ise ölü birine nasihat etmeye ya da sağır bir adama sır vermeye benzer."
Sayfa 76 - İnsan Kitap, 1.Baskı (Ekim 2017), Ç: Zeliha EliaçıkKitabı okudu
"Kim dünya menfaati için bir iyilikte bulunursa onun durumu tıpkı kuşlara yem atan avcının haline benzer. Avcı kuşların yararı için değil kendi menfaati için besler onları."
Sayfa 144 - İnsan Kitap, 1.Baskı (Ekim 2017), Ç: Zeliha EliaçıkKitabı okudu
Reklam
Daha iyisini elde edebilmek mümkünken neden şu anki konumumuzla yetinelim ki?
"Denilmiştir ki: Bazı şeyler geçicidir ve bunlarda sebat aranmaz: yazın bulutun gölgesi, kötülerin dostluğu, temelsiz bina ve bol para."
Sayfa 158 - İnsan Kitap, 1.Baskı (Ekim 2017), Ç: Zeliha EliaçıkKitabı okudu
Insana en yakın şey kendi vucududur, evet ama ona eziyet veren hastalıklar da yine kendi vücudundan çıkar
Sakın düzelmek istemeyeni düzeltmeye çalışmakla vaktini harcama! Parçalanmayacak bir taşa kılıç vurulmaz. Bükülmeyen daldan da yay olmaz. O zaman sen de boş yere yorma kendini!
Reklam
Basiretli bir kişi hem kadere inanır hem de olabildiğince ihtiyatı ve tedbiri de elden bırakmamaya bakar.
Sayfa 251Kitabı okudu
çünkü dedikodu arttıkça şefkat ve merhamet duyguları azalır. Suyu düşün. Bir söz kadar bile hükmü yoktur ama damlaya damlaya taşı deler ve onda bir iz bırakır.
insan kitap yayıneviKitabı okudu
Aslan ile öküz
"Nasıl davranması gerektiğini bilen yumuşak huylu ve nazik bir kimse, doğru bir şeyi yanlış, yanlış bir şeyi de doğruymuş gibi gösterebilir."
İnsan KitapKitabı okudu
Herkes kendi gücü ve mahareti nispetince işe yarar.
Reklam
Şunu unutma ki korkularını yenemeyen biri arzularina da kavuşmaz. Bir kimse hedefine ulaşmak için yapmasi gerekenleri sırf korkuları ve endişeleri yüzünden yapamıyorsa, bu kişiden büyük işler başarması beklenmez.
Dimne: - Mevki ve rütbeler insanları ahlak ve erdem derecelerine göre dağıtılırlar. Ahlaklı ve karakterli bir kimse, erdemli davranışları sebebiyle bulunduğu mevkiden daha yüksek mevkiye çıkabilir.Erdem sahibi olmayan bir kimse ise kötü karakteri ve ahlaksız hareketleri yüzünden, bulunduğu yüksek mevkiden daha aşağı bir konuma düşebilir. Yüce bir makama gelmek ve yüksek bir itibar kazanmak çok çetin ve zahmetli bir iştir. onu kaybetmek ise ne kadar da kolaydır! Tıpkı ağır bir taşı kaldırıp omuza koymanın çok zor ama onu yere bırakmanın çok kolay olması gibi. öyleyse bize yakışan, bulunduğumuz konumdan daha yuksek mevkilere gelmek icin cabalamaktir. Erdemli oluşumuz ve düzgün karakterimiz sayesinde biz bunu basarabiliriz. Üstelik daha iyisini elde edebilmek mümkünken neden şu anki konumumuzla yetinelim ki?
Kelile: - Dediklerini anladım ama sen yine de aklını kullan ve şunu unutma: Herkesin toplumda belli bir değeri ve belli bir mertebesi vardır. Eğer bir kimse toplumdaki mevcut konumunu ve itibarını elinde tutabiliyorsa bununla yetinmeyi bilmesi gerekir. Bize gelince; sahip olduğumuz toplumsal konum bizim değerimize münasiptir. Biz değerimizden daha aşağıda bir mevkide değiliz.
az onceki alıntının devamiKitabı okudu
Şükretmeyi ve teşekkür etmeyi bilmeyen birine sevgi ve öğüt vermek,çorak toprağa tohum ekmek gibidir.Gururlu ve kendini beyenmiş birine fikir vermek ise ölü birinden nasihat etmeye ya da sağır adama sır vermeye benzer.
yalnızca erdemsiz ve ilkesiz insanlar elde ettikleri az bir menfaatle mutlu olurlar. tıpkı bir köpeğin eline geçen kuru bir kemiğe sevinmesi gibi. Erdemli ve karakterli kişiler ise küçücük bir menfaate kanarak kendilerini aldatmazlar. ruhlarını layık olduğu yüceliğe eriştirinceye kadar gayret ederler. tıpkı avladığı tavşanı iştahla parçalarken bir deve görünce elindeki tavşanı bırakarak ona doğru seğirten bir aslan gibi.Şu misalleri de iyi dinle: Köpek daha çok kemik almak için kuyruğunu sallayıp durur. Ama fil öyle mi? gücü ve üstünlüğü herkesçe kabul edilmesine rağmen eğer sevilip okşanmazsa önüne konulan yemi asla kabul etmez. hem zengin olup hem de fazilet sahibi olan, ailesine ve arkadaşlarını ikramda bulunan insanlar kısa bile yaşamış olsalar uzun ve bereketli bir ömür sürmüş olurlar. Bir de hayatını darlık ve sıkıntı için ne geçirip yalnızca kendisi için yaşayan bir insan düşünün. mezarlıktaki ölüler bile daha canlıdır ondan! ömrü boyunca yalnızca kendi geçimini sağlayacak kadar çalışıp başka hiçbir iş yapmamış olan bir insan hayvandan sayılır.
Dimne ve Kelile arasinda gecen tartismadaki Dimnenin savundugu konuKitabı okudu