Quotes
"İsraf'ta hayır yoktur, hayırlı işlerde israf yoktur."
Sayfa 101 - İnkılâb Yayınları, 13. Baskı (1992)Kitabı okudu
İrtidat
Istılâhta, iman ettikten sonra, İslâm'dan dönmeye verilen isimdir.
Kur'an-ı Kerim'de: "Sizden her kim dininden döner ve kâfir olarak ölür ise, işte onların dünya ve âhirette amelleri geçersizdir ve kendileri de cehennem ehlidir. Onlar cehennemin ebedi sakinleridir."' buyurulmuştur.
Sayfa 102 - İnkılâb Yayınları, 13. Baskı (1992)Kitabı okudu
Resûl-i Ekrem @'in "Benim ümmetim, dalâlet üzere ittifak etmez' buyurduğu malûmdur. Hz. Adem @'dan itibaren bütün mü'minler; Allahü Teâlâ'nın indirdiği hükümlere teslim olmuşlar ve tağûti güçleri reddetmişlerdir. Bu konudaki ittifak kıyamete kadar sürecektir. Taguti güçlerle uzlaşma içine girenler; ilimleri ve unvanları ne olursa olsun, "Mü'minlerin yolundan ayrılmış ve Resûl-i ekrem @'e muhalefete geçmişlerdir."
Sayfa 93 - İnkılâb Yayınları, 13. Baskı (1992)Kitabı okudu
... Fahrüddin-i Râzi; "Kâfirlerin yemeleri ile hayvanların yemelerinin birbirine benzetilmesinde üç unsur vardır.
Bunlar;
(a)Kâfirler ancak hayvan gibi yemeyi-içmeyi düşünürler.
(b)Küfredenler, tıpkı hayvan gibi yediği nimetleri yaratanı, yani Allahü Teâlâ (c.c.)'yı düşünmezler.
(c) Hayvanlar yeme-içme sonucu semizlenip boğazlanacaklarını bilmedikleri gibi, kâfirler de bundan habersizdirler." demektedir.
Sayfa 101 - İnkılâb Yayınları, 13. Baskı (1992)Kitabı okudu
Darû'l İslâm - Darû'l Harp
... İmam-ı Serahsi; "Dar mefhumu, idare ve hakimiyete göre mahiyet kazanır. Müslümanların hakimiyeti altında olan ve İslâm ahkâmının tatbik edildiği beldeler Darû'l İslâm'dır" hükmünü zikreder. "Camû'r Rumûz" da yaptığı tarif daha açıktır: "Darû'l İslâm; mü'minlerin imamının sultası (hakimiyeti) altında ve İslâm ahkâmının yürürlükte olduğu beldedir. Darû'l Harp ise; kâfirlerin reisinin emir ve idaresi altında olan, küfür ahkâmının yürürlükte olduğu ülkedir".
Sayfa 65 - İnkılâb Yayınları, 13. Baskı (1992)Kitabı okudu
... İnsanı küfre götüren sözler (Elfaz-ı Küfr) ve haller (Ef'-âli Küfr) bilinmelidir. Mü'minler; bilmedikleri herhangi bir mesele ile karşılaştıkları zaman; ileri-geri herhangi bir söz söylemeden "Ben bunu bilmiyorum. Allah (c.c.) ve Resûlü (s.a.v) nasıl bildirmişse öyledir" demelidirler.
Sayfa 100 - İnkılâb Yayınları, 13. Baskı (1992)Kitabı okudu
Hudud - Emanet
Allahû Teâla'nın indirdiği hükümlerin tamamı şer'i hududlardır. Dolayısıyle bütün emir ve nehiylere emanet ismi verilmiştir. Kim Allahû Teâla'nın koyduğu hududları tahrip ederse, emanete ihanet etmiş olur. Günümüzde Allahû Teâla"nın koyduğu hududları çirkin görüp, kendi hevâ ve heveslerine göre hududlar çizmeye çalışan siyasî güçler mevcuttur.
Sayfa 88 - İnkılâb Yayınları, 13. Baskı (1992)Kitabı okudu