II. Endülüs Soykırımına Geçit Vermeyen Bilge Adam

Kendi Kaleminden Aliya İzzetbegoviç

Aliya İzzetbegoviç

Kendi Kaleminden Aliya İzzetbegoviç Sözleri ve Alıntıları

Kendi Kaleminden Aliya İzzetbegoviç sözleri ve alıntılarını, Kendi Kaleminden Aliya İzzetbegoviç kitap alıntılarını, Kendi Kaleminden Aliya İzzetbegoviç en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aliya İzzetbegoviç “Biri erkeklere, diğeri kadınlara mahsus iki farklı ahlak anlayışı yoktur.”
Reklam
Çocukluğum şimdi çok uzak görünüyor, tıpkı açık bir günde dağlara bakıyormuşum gibi...
Komünizmle özgürlük karşılıklı olarak uzlaşmazdılar; ya komünizm özgürlüğü tahrip eder yada özgürlük kominizmi tahrip eder ve günün sonunda tahrip olan özgürlük oldu.
Reklam
Kanıt yokluğunda ağır cezanın kendisi suçun kanıtı haline gelir. Çünkü sokaktaki insan şöyle akıl yürütür: "Eğer suçlu olmasaydı, 15 yıl değil, iki bilemedin üç yıl yerdi."
Sayfa 46
"Ben bir Müslümanım ve öyle kalacağım. Kendimi dünyadaki İslâm davasının bir neferi olarak telakki ediyorum ve son günlerime kadar da böyle hissedeceğim. Çünkü Islâm, benim için güzel ve asıl olan her şeyin diğer adı; dünyadaki Müslüman halklar için daha iyi bir gelecek vaadinin ya da umudunun, onlar için onurlu ve özgür bir yaşamın, kısacası benim inancıma göre uğrunda yaşamaya değer olan her şeyin adıdır."
"Bir anlığına bütün güzel hayallerin bir araya toplandığı gençliğime, ilk gençliğime döndüm. Ardından hayat geldi ve güçlü bir rüzgar gibi bütün bu hayalleri birer birer götürdü. Mutluluk dediğimiz şey bazen hayatımız ile şartlar, biyografimiz ve tarih, şahsi istekler ve tarihsel akıntılar arasındaki uyumdur. Meseleye böyle bakıldığında, diyebilirim ki: Mutlu olmak için çok erken doğdum. Ancak doğum seçmediğimiz birçok şeyden birisi. Kaderimizin bir parçası. Bana yeniden hayat önerilseydi, reddederdim. Ancak yeniden doğmak zorunda kalsaydım, kendi hayatımı seçerdim."
“Eğer gerçekten suçlu olsaydım adil bir şekilde yargılanacak olduğumu iddia ediyorum. Adil yargılanmadım, çünkü masumdum.”
Sayfa 53
Reklam
Bu, çoktan çöküşe geçmiş olan bir yönetimin umutsuz bir hamlesi miydi? Güçlü rejimler insanları söyledikleri sözler nedeniyle mahkûm etmezler; zayıf olanlar korkarlar ve varoluş sürelerini uzatabilme çabası içinde şiddete başvururlar
(Nazi Dönemi için) "Eğer hain olmasalardı şüphesiz bu kadar sert bir muamele görmezlerdi." Muhtemelen ortalama bir Almanın olup biteni meşrulaştırma biçimi buydu.
Sayfa 46
Halka gelince, onlar siyasi mahkumları çoğunlukla kendi bencil nedenlerinden dolayı suçlu kabul ederler. Bu, bir tür savunma mekanizmasıdır.
Sayfa 46
İdrak edilmesi gereken nokta
“1940’ların başında.. Bağımsız olan sadece birkaç Müslüman ülke vardı.” Bunlar Türkiye İran Afganistan, sömürgeciliğin idrak edilmesi, Atatürk’ün Türkiyeye kattığının anlaşılması açısından önemli
Güçlü rejimler insanları söyledikleri sözler nedeniyle mahkum etmezler; zayıf olanlar korkarlar ve varoluş sürelerini uzatabilme çabası içinde şiddete başvururlar.
Sayfa 46
97 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.