Batıl inançları genelde aynı şekilde algılarız: Eski zamanlarda ve uzak yerlerde yaşayan insanların 'yanlış anlamaları' der, geçeriz. Ne derece doğru olduğu tartışılabilecek bu varsayımımızı, yeniden ele almakta fayda var.
Örneğin bir batıllık görünümü olan kent efsaneleri, metropol yaşamındaki karmaşık ilişkiler ağının içinde, 'alacakaranlığa' yönelik değişmeyen bir ilgiyi fark ettirir bize. Fazla bilgi ve bilinemezliğin iç içe geçtiği kent efsaneleri, geçmişi aratmayacak yoğunlukta batıllık ve takıntı biçimlerinin varlığını barındırır. Bunlar, gündelik ilişkilere, alışkanlıklara öylesine karışmıştır ki çoğu zaman fark edemeyeceğimiz kadar iç içedir bizimle…