15 Temmuz 1959’da Kerkük Türklerine uygulanan katliam vuku bulduğunda, Sadun Köprülü henüz iki yaşında bir bebekti ve ailesi ile birlikte Kerkük yakınlarındaki Altunköprü’de oturuyorlardı. Çocukluğu o günlerin acıları içinde geçti. İlk okuldan itibaren okumaya, araştırmaya meyletmişti. Irak rejiminin uyguladığı baskı ve zulümle ilgili anlatılanlarla görüp gözlemledikleri ise geleceğini şekillendiriyor, giderek bir karaktere bürünüyordu. O günlerde nemrutlaşmaya başlayan Saddam’ı ve bugünlerin nemrutları olan Talabani ve Barzanileri daha çocuk yaşta tanıdı.
Ben kendisi ile 2006 yılının son günlerinde tanışmıştım. Adımı söyleyince “Ben sizi Bozkurt dergisinden tanıyorum.” demişti. Dostluğumuz öyle başladı. Çocukluğundan beri mücadele içinde geçen hayat hikâyesini, hatıralarını yazmıştı. Hepsini bana verdi ve kitaplaştırmamı rica etti. 2007 yılında yayımladığım “Kerkük Gönlümde Aşk Yüreğimde Sızıdır” isimli belgesel roman işte Sadun’un hatıralarından yola çıkılarak oluşmuştu. Ruhu şad olsun.