Gayet iyi bilinir: Platon'un Timaios'ta khora ismi altında ifade ettiği şey, Vernant'ın söz ettiği «filozofların çelişmezlik mantığına,» «evet ve hayır mantığına, ikilik mantığına» meydan okur gözükür. Belki de, «logos mantığından farklı olan mantığını ortaya çıkaracaktır bu. Khora ne «duyumsanabilir» ne de «kavranabilir» olandır, «üçüncü bir türe» aittir (triton genos, 48e, 52a). Onun ne o ne de bu olduğunu ya da aynı anda hem o hem de bu olduğunu bile söyleyemeyiz.
Khora bize gelir, aynı isim gibi. Ve bir isim geldiğinde hemen isimden daha fazlasını söyler, ismin ötekisini, kısacası ötekini söyler; isim tam da ötekinin aniden ortaya çıkışını bildirir. Bu bildiri henüz bir vaatte bulunmaz, daha fazla tehdit etmez.
Ne kimseye vaatte bulunur, ne de kimseyi tehdit eder. Kişiye de yabancıdır bu bildiri, yalnızca bir ivediliği adlandırır; bu ivedilik de her türlü olası vaadin ve tehdidin söylencesine, zamanına ve tarihine yabancıdır henüz.
" Khöra üzerine söz gerçek bir logos olmadığı gibi, olası bir söylence, aktarılan ve sırası geldiğinde içinde başka bir hikayenin yer alacağı bir hikaye de değildir. "
" Sözü ne hitabı ne de hitap ettiği. Üçüncü bir türde ve yersiz bir yerin yansız uzanımda, her şeyin kendini belli ettiği, fakat «kendi içinde» işaretlenmemiş olacağı bir yerde varıyor. "