Kiraz Kedi’nin KDV’si

Şükrü Kızılot

undefined Kiraz Kedi’nin KDV’si Sözleri ve Alıntıları

undefined Kiraz Kedi’nin KDV’si sözleri ve alıntılarını, undefined Kiraz Kedi’nin KDV’si kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Ne kadar çok yükselirsek uçmayı bilmeyenlere o kadar küçük görünürüz..." Niéchtze
Sayfa 284Kitabı okudu
Reklam
"Para her kapıyı açar" diyenlerin, "Para için çalmayacakları kapı yoktur". Sir George Saville
Sayfa 129Kitabı okudu
KAYINPEDERİYLE EVLENEN GELİN
Geçim sıkıntısı ve işsizlik, insanları ne hallere düşürüyor... İşte bunlardan biri daha: İşsiz bir koca, çalışmayan eşi ve işsiz kocanın yıllar önce eşini kaybeden babası aynı evde yaşıyorlar. Oldukça yaşlı olan baba, SSK emeklisi ve evin geçimine de ciddi katkıda bulunuyor. Bir gün baba rahatsızlanıyor. Hemen SSK Hastanesi'ne götürülüyor. Adamcağızın, kanser olduğu ve birkaç ay ömrü kaldığı anlaşılıyor. Oğlu ve gelini perişan vaziyette, bir yandan hastalığa bir yandan da, önemli bir gelir kaynağının kesileceğine üzülüyorlar. Günler geçiyor, yürekleri sızlatan bir çözüm bulunuyor. Henüz çocukları olmayan karı-koca, anlaşmalı olarak boşanıyorlar. Ardından kadın, eski kayınpederi ile evleniyor. Kaderin garip cilvesi, eski kocası da üvey oğlu oluyor.. Diyeceksiniz "Ne oluyor? Tam olarak anlayamadık". Açıklayalım; bir süre sonra, yaşlı adam kanser nedeniyle ölecek. Emekli aylığı yeni karısına kalacak. Böylece, ailenin geçimini sağlayan emekli aylığı kurtarılmış olacak... Kayınpederi ile evleneni ilk kez duyduk ama ölen babasından emekli aylığı alabilmek için boşanan ve boşandığı eşiyle yaşayan onbinlerce kadın olduğu bilinen bir gerçek... Yıllardır devam eden bu uygulamaya “Tamam belki yasalara uygun ama etik değil" diyeceğinizi tahmin ediyoruz. Haklısınız. Ne diyelim... Bundan da, asıl utanmaları gerekenler utansın!...
Sayfa 345Kitabı okudu
FENERBAHÇELİ'NİN SON ARZUSU
Bütün dünyası Fenerbahçe olan ve Fenerbahçe ile yatıp, Fenerbahçe ile kalkan birisi varmış. Nasıl olduysa bir gün ağır hastalanmış. Doktorlar, birkaç hafta ömrünün kaldığını söylemişler. Tabii herkesin morali bozuk. Çocukları toplanıp, babalarına, bir isteği olup olmadığı sormuşlar. O da; -Beni ölmeden önce, Trabzonspor'a üye yapmanızı istiyorum. demiş. Çocuklar şaşkın bir şekilde sormuşlar; - Baba, sen fanatik bir Fenerbahçelisin. Nasıl olur da, Trabzonspor'a üye olmak istersin? - Evladım, şurada sayılı günlerim kaldı, yakında öleceğim. İstiyorum ki, öldüğümde Dünya'dan bir Fenerbahçeli değil, Trabzonspor'lu eksilsin!..
Sayfa 349Kitabı okudu
KADIN VE ERKEĞİN İCATLARI
ERKEK, silahları buldu, avlanmayı icat etti... KADIN, avcılığı buldu, kürkü icat etti! ERKEK, renkleri buldu, boyamayı icat etti... KADIN, boyamayı buldu, makyajı icat etti! ERKEK, konuşmayı buldu, sohbeti icat etti... KADIN, sohbeti buldu, dedikoduyu icat etti! ERKEK, tarımı buldu, yemeği icat etti... KADIN, yemeği buldu, diyeti icat etti! ERKEK, dostluğu buldu, aşkı icat etti... KADIN, aşkı buldu, evliliği icat etti! ERKEK, kadını buldu, seksi icat etti... KADIN, seksi buldu, başağrısını icat etti! ERKEK, ticareti buldu, parayı icat etti... KADIN, parayı buldu, Ve bundan sonrası tam bir FELAKET! Teşekkürler Cüneyt Yeşilkaya
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
ARANIYOR!...
Paylaşmanın kendini azaltmak olmadığını, Diğer çalışanların öcü olmadığını, Yüzyüze konuşmanın arkasından konuşmaktan daha etkili olduğunu, "Günaydın!" demenin borç para vermek olmadığını, "Lütfen!" demenin utanılacak bir şey olmadığını, Yönetici olmanın emir vermek olmadığını, İşyerinde şarkı mırıldanmanın suç olmadığını, Astları ile aynı asansöre binmenin asansörü düşürmeyeceğini, Saygının el pençe divan durmak olmadığını, Geç gelenler listesinin erken gelmeyi sağlasa bile başarıyı artırmayacağını, Bol bol toplantı yapıp fırça atmanın yöneticilik olmadığını, Kahkahalar ile gülmenin laubalilik demek olmadığını, Saygı duyulacak iş, saygı duyulmayacak iş diye bir ayırımın olmadığını, Kendisi ve bütün dünya ile barışık olan, Ve bunları tüm çevresine anlatıp aşılayacak kişiler ARANMAKTADIR...
Özür
Sürücü dikiz aynasında kendisini izleyen polisi görünce kaçabileceğini düşünüp basmış gaza. Ancak polisi atlatamayacağını anlayınca, pes edip çekmiş kenara. Polis arabasından inmiş. Bezgin, kızgın ve de küskün bir sesle: Bana bak, çok yorgunum, üstelik keyfim de kaçık. Mantıklı bir özür söyle yoksa yaktım çıranı! Kısa bir ara ve sürücü: Karım geçen ay bir polisle kaçtı. Aynada sizin aracınızı görünce, kaçtığı polis, onu bana geri getiriyor sandım...
Sayfa 269Kitabı okudu
Erken ekilen darıdan Kocasından sonra kalkan karıdan, Lacivertin yanında olmayan sarıdan hayır gelmez. Hasta Fenerbahçeliler
Sayfa 267Kitabı okudu
KOCAM GELEBİLİR..
Adam, çocukluk arkadaşına dert yanıyordu; - Dün gece, geç vakit eve gittim. Elektrikler kesikti. Kapıyı açan hizmetçi kızdır diye, sarılıp öpmeye başladım. Neden sonra kim olduğunu farkettim. - Kimmiş? - Kim olacak karımmış!.. - Eee... Ne var bunda? - Bir ara karım kulağıma eğilip, elini çabuk tut. Neredeyse kocam gelecek demez mi?
Sayfa 228Kitabı okudu
Reklam
SAKIZ VE EVLİLİK
Evlilik sakıza benzer. Çiğnemesini bilirsen iyi ve faydalı... Çiğnemesini bilmezsen can sıkıcı ve sinir bozucudur. Peki, neden başka bir şeye değil de sakıza benzer? -Çünkü sakız ne kadar faydalı ve eğlenceli olursa olsun gerekli değildir. Çiğnemesen de olur. -Sakız ilk zamanlar ağıza ferahlık verir hoş olur ama zamanla çürür ve tadı acılaşır. -Çürüyen sakız yapışkandır. Ondan kurtulmak çok zordur. -Sakız çene kemiklerini güçlendirir. Evlilik de öyle... Sürekli tartışma ve bağrışma zamanla çiftlerin güçlü birer çene kemiğine sahip olmasını sağlar -Sakız çiğnerken başka bir şey yiyemezsin yoksa sakız bozulur... -Sakızın kağıdını açıp fıkra veya falı okuduğunuzda çok eğlendirir gülersiniz. Ama bu kısa sürer. Evlilikteki balayına benzer. (Teşekkürler Erhan Sansu)
Sayfa 221Kitabı okudu
FOTOĞRAF MAKİNESİ VE TENCERE
Yeni sosyetelerden birinin evinde seçkin bir davetli topluluğuna verilen ziyafette, kuş sütünden başka her şey varmış. Yemeğe katılan ünlü bir fotoğrafçı da ev sahibi ve misafirlerin poz poz fotoğraflarını çekmiş. Hemen ardından ziyafete katılanlara jest olsun diye tab ettirdiği fotoğrafları gururla ev sahibine göstermiş. Fotoğrafları çok beğenen ev sahibi hanım: - Fotoğraflar ne kadar iyi çıkmış! Çok beğendim. Herhalde fotoğraf makineniz çok güzel olmalı. Fotoğrafçı pozulduğunu belirtmeden yanıtlamış; - Teşekkür ederim hanımefendi, sizin de yemekleriniz çok güzel olmuş, herhalde tencereleriniz çok güzel olmalı....
Sayfa 202Kitabı okudu
Akılsızlar, hırsızların en zararlılarıdırlar. Zamanınızı, neşenizi ve mutluluğunuzu çalarlar. Goethe
Problem
"Her zaman fotoğraflarımı çantanda, ofisteki masanın üzerinde, cüzdanında görüyorum şekerim.. Neden?.." diye sormuş karısı. "Ne zaman bir sorunla karşılaşsam, çözülmesi ne kadar imkansız olursa olsun senin resmine bakınca problem yok oluyor!.." diye cevaplamış adam.. "Görüyor musun ne kadar sihir dolu ve güçlüyüm senin için.." "Evet.. Senin resmine bakıp kendi kendime 'Başka hangi problem bundan daha büyük olabilir ki' diyorum!"