Bu kent beni öldürüyor anne, her gün, her an, her fırsatta, her şekilde öldürüyor. Yavaşça, sinsi sinsi... Derinden... Elimde avcumda ne varsa teker teker çalıyor. Hem içeriden, hem dışarıdan kuşatılmış durumdayım.
"Sıfırı tüketmiş insanlar, çaresiz hayvanlar kadar bile sevecenlik uyandırmıyor," ... "Zorlama bir acıma duygusu, dehşet, çoğunlukla da tiksinti... İnsan, kendi türüne karşı çok insafsız."
Senin içindekini barındıracak derinlikte hiçbir şey yoktur gerçek dünyada, ama sen de, yaşamın, ölümün ve bütün düşlerinle, gerçeğin korkunç sonsuzluğunda, oylumsuz bir noktadan daha büyük değilsin.