En Eski Kitapla Hayal Etmek kitaplarını, en eski Kitapla Hayal Etmek sözleri ve alıntılarını, en eski Kitapla Hayal Etmek yazarlarını, en eski Kitapla Hayal Etmek yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
kitaphaber.com.tr/kitaplar-zihind...
Kitaplar Zihinde Çiçekler Açtırır
24.01.2022 09:00 - Ülker GÜNDOĞDU
İnsanoğlunun zihni imgeler üreten, bu imgeler ile dünyayı anlamlandırabilecek yetkinliktedir. Dış dünya ile kurduğumuz her bir bağlantı bizleri, olur olmaz bir tür imgelem/imaj üretim sürecine dâhil
"Emily Bronte Catherine'in yüzünü tasvir ediyor," demek yerine, "Bronte bize Catherine'in yüzünü hayal etmemiz ya da imgelemimizde inşa etmemiz için bir dizi talimat veriyor" da diyebiliriz. Bu tür bir formülasyon biraz kaba saba olsa da, taklidin sahasını nesneden zihinsel edinme kaydırması bakımından yerindedir. Romanlardaki imgelerin gerçek dünyayı temsil ettiğini ya da onun taklidi olduğunu söylemeyi adet edinmişizdir. Ama belki de taklit onlardan ziyade bizim onlara bakışımızdadır. Catherine'in yüzünü hayal ettiğimizde bir yüzü gerçekten görmeyi taklit ederiz, tepelerde uguldayan rüzgarı hayal ettiğimizde rüzgarın sesini gerçekten işitmeyi taklit ederiz. İster kendi hayal gücümüze ulaşalım ister büyük yazarların talimatları sonunda ulaşalım hayal etmek bir algısal taklit eylemidir.
Nasıl oluyor da kişinin kendi başına yaptığı algısal taklit genelde zayıf ve solgunken, yazarın talimatları ile yaptığı taklit gerçek algıya kimi zaman epeyce yaklaşabiliyor?
Katı bir nesne sert de olabilir yumuşak da. Sertlik ve yumuşaklık, diye yazar Locke, nesnenin "bizim bedenimizin yapısıyla" ilişkisini ifade eden hükümlerden ibarettir.
Şimşeğin canlı bir imgesini üretmek için önce havanın nemli olduğunu söylemenin gerekli olduğunu öne sürmek gerçekten de biraz tuhaf görünmektedir. Sanki algısal taklidin bir start çizgisine ihtiyacı vardır ya da algısal sonucun taklidini elde etmek için önce doğrudan maddi üretiminin taklidine katılmamız gerekmektedir. (...) Öncül Yapı yoksa bir başka deyişle algının onu aramak için var olduğu şeyin ta kendisi yoksa algı keskinliğinin taklidi ortaya çıkamaz.