Kıymetini Bil Herşeyin

John Berger

Kıymetini Bil Herşeyin Gönderileri

Kıymetini Bil Herşeyin kitaplarını, Kıymetini Bil Herşeyin sözleri ve alıntılarını, Kıymetini Bil Herşeyin yazarlarını, Kıymetini Bil Herşeyin yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Geceleyin yazıyorum, ama sadece zulüm değil gördüğüm. Eğer öyle olsaydı, belki de yazmaya devam etme cesaretim göstere­mezdim. Bağdat'ta ve Chicago'da uyuyan, kımıldanan, kalkıp su içen, hayallerini ya da korkularını fısıldaşarak paylaşan, sevişen, dua eden, ailenin geri kalanı uyurken yemek pişiren insanlar görü­yorum. (Bir de asla yılmayan Kürtler'i görüyorum -ABD'nin rıza­sıyla- Saddam Hüseyin'in kimyasal silahlarla 4 binini yok ettiği Kürtler'i.) Tahran'da hamur tatlısı yapan ahçıları, Sardinya'da koyunlarının yanı başında uyurken eşkiya olduklarına hükmedilen çobanları görüyorum; Berlin'in Friedrichshain semtinde pijamala­rını çekmiş, yanında birası, Heidegger okuyan bir adam görüyo­rum, elleri proleter elleri; İspanya sahilinde, Alicante yakınlarında illegal mültecileri taşıyan küçük bir tekne görüyorum; Mali'de uyusun diye bebeğini pışpışlayan bir anne görüyorum, adı Aya, Cuma günü dünyaya gelmiş anlamında; Kâbil'deki enkazı ve evi­ne gitmekte olan bir adamı görüyorum ve anlıyorum ki, ıstırabın şiddetine rağmen hayatta kalanların yaratıcılıklarına halel gelme­miş; durmaksızın süregiden, ustalıklı, yoktan var eden bir yaratı­cılık bu. Adeta Kutsal Ruh gibi ruhani bir değeri var. Gece vakti, nedenini bilmesem de, buna inanıyorum.
Sayfa 46 - Metis YayınlarıKitabı okudu
İnsanlar her yerde -çok farklı koşullarda- kendilerine "Nere­deyiz?" sorusunu soruyor. Bu coğrafi değil, tarihi bir soru. Neler yaşıyoruz? Nereye sürükleniyoruz? Neler kaybettik? Güvenilir bir gelecek öngörüsü olmaksızın yaşamaya nasıl devam edeceğiz? İnsan ömrünün ötesine uzanan bir tahayyüle sahip olma kabiliye­timizi nasıl yitirdik?
Sayfa 44 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Nâzım'ın şiiri, sivri ucu hapishane hücresine saplanmış bir pergel gibi kimi zaman mahrem, kimi zaman geniş çaplı ve küre­sel daireler çizer.
Sayfa 39 - Metis YayınlarıKitabı okudu
nâzım hikmet
Sen bir köysün, Anadolu’ da bir dağ başında Sen şehrimsin En güzel ve en acılı Sen bir imdat çığlığısın - yani memleketimsin Sana doğru koşan adımlar benim.
Sayfa 34 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Filistin'de nereye giderseniz gidin -hatta kırsal alanlarda bile- kendinizi molozların içinde bulur, onların arasından, etrafından ve üzerinden geçmek durumunda kalırsınız. Bir kontrol noktasında, arabayla çoktandır ulaşılamayan seraların çevresinde, herhangi bir sokakta, bir buluşmaya giderken. Evlerin, yolların, sıradan hayatların enkazıdır bu moloz. Son yarım yüzyılda yerinden yurdundan edilmemiş Filistinli bir aile bulmak ne kadar enderse, işgal ordusu tarafından düzenli olarak buldozerlerle yıkılmamış bir şehir bulmak da o kadar enderdir. Aynca bir de lakırdı molozu var - içeriksiz, anlamdan yoksun bir lakırdı molozu. Kötücül IDF (İsrail Savunma Kuvvetleri yani İsrail Ordusu) bilfiil bir fetih ordusu durumuna geldi. Gösterdik­leri cesaretle yüreklere su serpen İsrailli Refusnikler'den (orduda görev almaya karşı çıkanlar) biri olan Segio Yahni, "Bu ordunun varlık nedeni İsrail vatandaşlarının güvenliğini sağlamak değil, Filistin topraklannın gaspını sürdürmenin garantisi sadece," diye yazıyor.
Sayfa 21 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Her arzu özgürlüğe yol açmaz, ama özgürlük bir arzunun ta­nınması, seçilmesi ve peşine düşülmesi yolunda bir deneyimdir. Arzu sadece bir şeyi elde etmekle sınırlı olmayıp, bir şeylerin de­ğişme sürecini de kapsar. Arzu bir eksiklikten kaynaklanır. Şu an­daki bir eksiklikten. Özgürlük bu eksikliğin tatminini içermez ama önemini teslim eder.
Sayfa 16 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Reklam
863 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.